ABD Hava Kuvvetleri’nin çok gizli bir araştirma tesisinde sibernetik alanda bir devrim oluyordu. Normal evcil hayvanları test denekleri olarak kullanan biliminsanları yeni bir sınıf siborglar yarattılar; etten ve metalden oluşan, geleceğin savaş alanlarını yönetmek için tasarlanan yaratıklar. Projenin en büyük başarısı, kod isimleri “3ÜZ” olan prototip üçlüydü – her biri özel olarak hazırlanmış ve takım olarak çalışmaya programlanmıştı. Sinir sistemleri en son askerî teknolojiyle artırılmış ve desteklenmiş 3ÜZ nihai akıllı silahlardı – programlanabilir ama otonomdular; sadık ama tamamıyla acımasızdılar.
Her ne kadar başarılı bir proje olsa da 3üz henüz sadece prototipti, testler sona erdiğinde parçaları sökülerek iptal edilec
ABD Hava Kuvvetleri’nin çok gizli bir araştirma tesisinde sibernetik alanda bir devrim oluyordu. Normal evcil hayvanları test denekleri olarak kullanan biliminsanları yeni bir sınıf siborglar yarattılar; etten ve metalden oluşan, geleceğin savaş alanlarını yönetmek için tasarlanan yaratıklar. Projenin en büyük başarısı, kod isimleri “3ÜZ” olan prototip üçlüydü – her biri özel olarak hazırlanmış ve takım olarak çalışmaya programlanmıştı. Sinir sistemleri en son askerî teknolojiyle artırılmış ve desteklenmiş 3ÜZ nihai akıllı silahlardı – programlanabilir ama otonomdular; sadık ama tamamıyla acımasızdılar.
Her ne kadar başarılı bir proje olsa da 3üz henüz sadece prototipti, testler sona erdiğinde parçaları sökülerek iptal edileceklerdi. Ama korkutucu mekanik zırhlarının altında üçü de evlerinden çalınmış birer evcil hayvandı ve hayatta kalma içgüdüleri de diğer özelliklerinin arttığı gibi artmıştı. Yok edilme tehlikesine karşı 3ÜZ tesisten kaçtı ve korkutucu, kafa karıştırıcı dış dünyaya adım attı, peşindeki askerler ise en az kendileri kadar tehlikeliydiler. Onlara karşı savaşırken aynı zamanda hayal meyal hatırladıkları bir yeri arıyorlardı: yuvalarını.
“Mükemmel bir öykü. Grant Morrison’ın inanılmaz yeteneğinin iyi bir örneği.” –Patrick Rothfuss
“Bitirdiğimde gözyaşlarımı tutamadım. Henüz Grant Morrison hayranı değilseniz, okuyunca olacaksınız.” –Nnedi Okorafor