“Aşk; zalim bir hükümdar, sahip olduğuna huzur vermeyen. Cariye arıyor kendine, hizmette kusur etmeyecek. Kendimi kaybettim ben bu aşkta. Kendimi yittim bir bilinmezde… Sevda kokuyor zannettiğim zakkum, cehennem ağacıydı, aldırmadım. Tutuştukça elim, kolum, bacağım, acımadı, dedim. Sonu yazılmamış bu hikâyenin. Hüzün her yerinde… Adı aşk, adı sevda, adı her neyse.”
Özlem Binel, yoğun ilgi ile karşılanan serinin ilk iki kitabı Ay Işığım ve Sırbende’den sonra, devam kitabı olan Adı Her Neyse ile yeniden okurlarıyla buluşuyor.
Gerçek aşka uhrevi bir anlam kazandıran Binel, yüz yıl sonra farklı mek&
“Aşk; zalim bir hükümdar, sahip olduğuna huzur vermeyen. Cariye arıyor kendine, hizmette kusur etmeyecek. Kendimi kaybettim ben bu aşkta. Kendimi yittim bir bilinmezde… Sevda kokuyor zannettiğim zakkum, cehennem ağacıydı, aldırmadım. Tutuştukça elim, kolum, bacağım, acımadı, dedim. Sonu yazılmamış bu hikâyenin. Hüzün her yerinde… Adı aşk, adı sevda, adı her neyse.”
Özlem Binel, yoğun ilgi ile karşılanan serinin ilk iki kitabı Ay Işığım ve Sırbende’den sonra, devam kitabı olan Adı Her Neyse ile yeniden okurlarıyla buluşuyor.
Gerçek aşka uhrevi bir anlam kazandıran Binel, yüz yıl sonra farklı mekân ve zamanda yeniden küllenen büyülü bir aşkın kahramanlarının hayatlarını derinlikle inceliyor. Bu hikâye, okurları giz motifleriyle yüklü bir aşk serüveninin yamacına sürüklüyor.