AJAN SONYA
1942 yılında İngiltere’nin sakin bir köyünde bir kadın üç çocuğu ve yakınlarda çalışan kocasıyla birlikte küçük bir kulübede yaşıyordu. Ursula Burton arkadaş canlısı ama çekingen birisiydi ve İngilizceyi hafif bir aksanla konuşuyordu. Komşuları onun yüksek rütbeli bir Sovyet istihbarat subayı olduğunu bilmiyorlardı. Burton, Sovyetler Birliği’nin atom bombası yapmasını sağlayacak bilimsel sırları toplayan bir komünist, bir Sovyet albayı ve kıdemli bir ajandı.
Yaşamı boyunca Çinliler, Japonlar, Naziler ve MI5, MI6 ve FBI tarafından peşine düşülen ancak her defasında kaçmayı başaran casusun hikâyesi
AJAN SONYA
1942 yılında İngiltere’nin sakin bir köyünde bir kadın üç çocuğu ve yakınlarda çalışan kocasıyla birlikte küçük bir kulübede yaşıyordu. Ursula Burton arkadaş canlısı ama çekingen birisiydi ve İngilizceyi hafif bir aksanla konuşuyordu. Komşuları onun yüksek rütbeli bir Sovyet istihbarat subayı olduğunu bilmiyorlardı. Burton, Sovyetler Birliği’nin atom bombası yapmasını sağlayacak bilimsel sırları toplayan bir komünist, bir Sovyet albayı ve kıdemli bir ajandı.
Yaşamı boyunca Çinliler, Japonlar, Naziler ve MI5, MI6 ve FBI tarafından peşine düşülen ancak her defasında kaçmayı başaran casusun hikâyesi 20. yüzyılda faşizm, komünizm ve Batı demokrasisi arasındaki ideolojik çatışmayı yansıtıyor ve zamanımızın casus savaşlarına yeni bir ışık tutuyor.
***
… Ursula Kuczynski Burton, bir anne, ev hanımı, romancı, uzman radyo teknisyeni, casus şebekesi yöneticisi, kurye, sabotajcı, bomba imalatçısı, Soğuk Savaşçı ve gizli ajandı ve hepsi de aynı zamandaydı.
Kod adı “Sonya” idi. Bu, onun hikâyesidir. …
***
“Macintyre casuslukla ilgili efsaneleri hem yüceltiyor hem de yıkıyor.”
—The New Yorker