Çağdaş düşünürlerin başında gelen İranlı yazar ve filozof Daryush Shayegan, bizi neredeyse efsanevi bir statü kazandıkları söylenebilecek beş büyük şairle tanıştırıyor. İran ruhunun hâlâ çok canlı bir yönünü temsil eden Firdevsî, Hayyâm, Mevlânâ, Sa’dî ve Hâfız’ın muhatabında oluşturduğu varoluşsal etkiyi ve okuyucudaki anlık istiğrak halini irdeliyor. Öyle ki İranlılar, kıymetli şairlerinin dehası ve yarattığı varlık iklimi karşısında bir yanıyla büyülenirken yenilmişlerdir de.
Peki İranlıların edebiyat büyüklerine gösterd
Çağdaş düşünürlerin başında gelen İranlı yazar ve filozof Daryush Shayegan, bizi neredeyse efsanevi bir statü kazandıkları söylenebilecek beş büyük şairle tanıştırıyor. İran ruhunun hâlâ çok canlı bir yönünü temsil eden Firdevsî, Hayyâm, Mevlânâ, Sa’dî ve Hâfız’ın muhatabında oluşturduğu varoluşsal etkiyi ve okuyucudaki anlık istiğrak halini irdeliyor. Öyle ki İranlılar, kıymetli şairlerinin dehası ve yarattığı varlık iklimi karşısında bir yanıyla büyülenirken yenilmişlerdir de.
Peki İranlıların edebiyat büyüklerine gösterdikleri saygı ve hürmetin altında hangi saikler yatmaktadır? Halkın, onların doğalarına bu kadar işleyen ve hayata dair neredeyse her düşüncelerine âdeta bir gölge gibi sirayet eden büyük şairleriyle kurdukları içten bağın ve ilişkilerinin kökeninde ne olabilir? Ezberinde Victor Hugo, Baudelaire, Shakespeare ya da Milton’dan bir şeyler olmayanların aksine, hangi özellik İranlıları bu konuda diğer milletlerden ayırır?
İşte bu şairlerin bulunduğu o yegâne bahçede, dinginlikten coşkunluğa ve farklı mevsimlerin ritmine kadar her türlü vaziyet aynı anda, aynı mekânda arz-ı endam eder.