"Son on yılda, altı eyalette 42 işte çalıştım. 30'undan istifa ettim, 9'undan kovuldum, kalan üçünün hatırası biraz bulanık. (...) Ne olduğunu anlamadan, baktım ben bir ameleye dönmüşüm." Kendisini "Gazap Üzümleri"nin kahramanıyla kıyaslıyor yazar. "Tom Joad'un günümüz şubesi olmuşum. Gerçi arada farklar da var. Tom Joad'a ne iş yaptığını sorsalar, 'ırgatım' derdi, 'ameleyim' derdi. Bana sorsalar, ne derim bilmiyorum. Bir fark daha var; herhalde Tom Joad edebiyat diplomasına 40 bin dolar gömmedi." İş ilanlarıyla başlaya hikâye iş ilanlarıyla sona eriyor. "Bir Amelenin Manifestosu", Amerikalı bir işçinin birbirinden farklı işe girip çıkma deneyimlerini konu alıyor. Yani kısaca, "Ne iş olsa yaparım"ın 21. yüzyıl Amerika'sında vücut bulmuş hali. Manifestonun ya zarı, ameleleri şöyle tanımlıyor: "İş için dolanırken daha iyi görüyorum: yalnız değilim. Dışarıda binlerce amele var, bunların birçoğu takım elbise giyiyor, inşaatta çalışıyor, en sevdiğiniz lokantalarda garsonluk, aşçılık yapıyor." Iain Levison'un sözcükleri, işte bu binlerce ameleden birinin hayatından kesitler aktarıyor.