Memduh Şevket Esendal, alışık olduğumuz üslubuyla, sakin dünyaları ve kendi yağında kavrulan insanları anlatmaya Bu Yollar Uzar’da da devam ediyor. Taşra-şehir, bürokrasi-toplum, Doğu-Batı gibi temel ikilemler üzerinden yarattığı çatışmaların eksik olmadığı, karakterlerin içinde var oldukları zamanın ve mekânın ruhuyla harmanlandığı bu derlemedeki öykülerinde onun edebiyatının alemetifarikası olan yalın anlatım ve diyalog kurma ustalığı yine öne çıkıyor.
Memduh Şevket Esendal’ın sağlığında dergilerde yayımlanan, ancak ilk iki öykü kitabına, Otlakçı ve Mendil Altında’ya almadığı, ölümünün ardından kitaplarının ikinci baskılarına eklenmiş öyküler bu kitapta bir arada...
&ld
Memduh Şevket Esendal, alışık olduğumuz üslubuyla, sakin dünyaları ve kendi yağında kavrulan insanları anlatmaya Bu Yollar Uzar’da da devam ediyor. Taşra-şehir, bürokrasi-toplum, Doğu-Batı gibi temel ikilemler üzerinden yarattığı çatışmaların eksik olmadığı, karakterlerin içinde var oldukları zamanın ve mekânın ruhuyla harmanlandığı bu derlemedeki öykülerinde onun edebiyatının alemetifarikası olan yalın anlatım ve diyalog kurma ustalığı yine öne çıkıyor.
Memduh Şevket Esendal’ın sağlığında dergilerde yayımlanan, ancak ilk iki öykü kitabına, Otlakçı ve Mendil Altında’ya almadığı, ölümünün ardından kitaplarının ikinci baskılarına eklenmiş öyküler bu kitapta bir arada...
“Esendal’ın mizahında içli bir yan bulunduğu gibi, hüsranlardan, kederlerden söz ettiği öykülerinde neşeli değilse bile canlılığa işaret eden kıvılcımlara rastlamak da mümkündür.”
BEHÇET ÇELIK