Kim, tek cana kıymamış devrimciler için ip talep etmişti? Hangi milletvekili, satır arasında Bizden 3 kişi yandı, onlardan da yansın bedduası okunan dilekçelerle İnfazlar durdurulmasın kampanyası açmış, faşizme alkış tutmuştu? Hangi yazar, Denizler için parka giyen, gözü dönmüş psikopatlar, efsane kılığındaki haydutlar, eli, gözü kanlı mahlûklar, vatanı satan iç düşmanlar diye yazmış, darbeci komutanlara övgüler düzmüştü?
Bunlar gerçek yüzleriyle birer birer tarih huzuruna çağrılıyor kitapta...
- Can Dündar
Darağacına Mektuplar, Deniz Gezmiş ve arkadaşları hakkında bugüne kadar yazılan bütün kitaplardan farklı. Aslında bu kitap tarihe kalacak bir ibret belgesidir. Sosyalistlerin ve aydınların her türlü yönteme başvurara
Kim, tek cana kıymamış devrimciler için ip talep etmişti? Hangi milletvekili, satır arasında Bizden 3 kişi yandı, onlardan da yansın bedduası okunan dilekçelerle İnfazlar durdurulmasın kampanyası açmış, faşizme alkış tutmuştu? Hangi yazar, Denizler için parka giyen, gözü dönmüş psikopatlar, efsane kılığındaki haydutlar, eli, gözü kanlı mahlûklar, vatanı satan iç düşmanlar diye yazmış, darbeci komutanlara övgüler düzmüştü?
Bunlar gerçek yüzleriyle birer birer tarih huzuruna çağrılıyor kitapta...
- Can Dündar
Darağacına Mektuplar, Deniz Gezmiş ve arkadaşları hakkında bugüne kadar yazılan bütün kitaplardan farklı. Aslında bu kitap tarihe kalacak bir ibret belgesidir. Sosyalistlerin ve aydınların her türlü yönteme başvurarak, avukatların bütün yasal imkanları kullanarak, bazı milletvekili ve senatörlerin Mecliste mücadele ederek üç devrimci genci ipten kurtarmak için nasıl çırpındıklarını okuyacaksınız. Bu arada Türkiye'deki sağcı basının intikam çığlıklarına, acımasızlıklarına ve kayıtsızlıklarına tanık olacaksınız. Ayrıca dış basının Kızıldere katliamı ile infazların öncesinde ve sonrasında yaşanan olayları nasıl yorumladığını da kırk yıl gecikmeyle öğreneceksiniz.
Serpil Çelenk Güvenç, bu kitabı Halit Çelenk'in bıraktığı belgeler üzerine çalışarak yazdı. Böylece babasının vasiyetini de yerine getirmiş oldu.
- Yavuz Alogan