Şimdiye kadar pek az düşünür Marx kadar tartışılmıştır. Aradan yüzyıllar geçmiş olmasına rağmen Marx'ın dünyayı değiştirmeyi hedef alan devrimci politik fikirleri hâlâ etkili ve canlı. Bu canlılığın herkesin hayatını etkileyen kapitalist dünya sistemiyle de doğrudan ilgisi var tabii: İnsanı özüne ve hemcinslerine yabancılaştıran, tüm insani değerleri metaya indirgeyen, yoksulları daha yoksul kılan, gelir uçurumunu derinleştiren, ücretleri düşüren, iş güvenliğini hiçe sayan, ekonomik krizleri ve sosyal felaketleri yaratan, hukuk devletini otoriter polis devletine çeviren, dünyanın her köşesinde maddi çıkar uğruna savaşlar çıkaran ve insanları birbirine kırdıran kapitalizm sürdükçe, Marx'ın anti-kapitalist görüşleri varlığını sürdüreceğe benziyor. Marx kapitalizmin şifrelerini kendine özgü metoduyla teker teker çözerken, kapitalist üretim tarzının modern devlet yapılanmasıyla olan ilişkisini de derinlemesine eleştirmiş; buradan hareketle de, insanlığın özgürleşmesi için hem modern devletin hem de kapitalizmin ortadan kalkması gerektiği sonucuna ulaşmıştır. Bu kitapta bir araya getirilen ve Marx ile Engels'in özellikle devlet ve hukuk eleştirilerini içeren ve bu parçalar güncel sorulara da cevaplar sunuyor: Devlet nedir? Modern hukuk sistemi temelinde neye dayanmaktadır? Hukuk ve devlet arasındaki ilişkilerin kapitalizmin işleyişiyle ne türden bağlantıları vardır?