Diyarbekir’in karpuzlarının büyüklüğü medeniyetinin de büyüklüğündendir, demiş Nazif. Üzerindeki her siyah çizgi bir kavmi ifade eder. O siyah çizgiler birbirinden uzaklaşır gibi görünse de tepede birleşirler. Yeşil rengi barışı ve hoşgörüyü, kırmızılık da sıcakkanlı oluşlarını simgeler. Çekirdeklerinin her biri ayrı tat verse de lezzetleri birdir.
Şeyhmus Diken’in, tarihi üç bin yıla yayılan kadim şehrin suskun hikâyesinin ve kentin kayıp tarihinin peşine düştüğü, Saklı Kent Tanıklığı’nın ilk kitabı Diyarbekir Diyarım, Yitirmişem Yanarım. Diken, Diyarbak
Diyarbekir’in karpuzlarının büyüklüğü medeniyetinin de büyüklüğündendir, demiş Nazif. Üzerindeki her siyah çizgi bir kavmi ifade eder. O siyah çizgiler birbirinden uzaklaşır gibi görünse de tepede birleşirler. Yeşil rengi barışı ve hoşgörüyü, kırmızılık da sıcakkanlı oluşlarını simgeler. Çekirdeklerinin her biri ayrı tat verse de lezzetleri birdir.
Şeyhmus Diken’in, tarihi üç bin yıla yayılan kadim şehrin suskun hikâyesinin ve kentin kayıp tarihinin peşine düştüğü, Saklı Kent Tanıklığı’nın ilk kitabı Diyarbekir Diyarım, Yitirmişem Yanarım. Diken, Diyarbakır’ı Diyarbekir olarak bilen ve yaşayan, şehrin son seksen yılında geçirdiği değişikliklere tanıklık eden on üç kişiyle söyleşiyor. Hepsi birbirinden farklı olan bu hikâyeleri aslında hep aynı surlar ve kente duydukları yoğun sevgi çevreliyor.
Efsanelere konu olan surları, taşla kaplı sokakları, çeşit çeşit gülleri, hafta sonları hep beraber gidilen piknikleri, vefalı dostlukları, tadı hiçbir yerdekine benzemeyen domates ve biberleri, unutulmaya yüz tutmuş kıymetli zanaatleriyle… Miteloğlu anahtarıyla kentin kapılarını aralayan Şeyhmus Diken, sizleri kentin tarihinde bir yolculuğa davet ediyor.