Elinizdeki kitapta, Türk-Moğol tarihi açısından da önemli bir kaynak olan Marco Polo’nun, XIII. yüzyılda Venedik’ten başlayıp Kubilay Han’ın sarayına uzanan büyüleyici yolculuğuna dair eşsiz anlatısının en yetkin edisyona dayanan Türkçe çevirisi sunulmaktadır. Bilinen yüz kırk üç el yazmasının ilk sentezine 1928 tarihli İtalyanca bir edisyonda girişilmiştir, ama eksiksiz sentez; Profesör Arthur Christopher Moule ile Profesör Paul Pelliot’nun Toledo’da buldukları yeni bir el yazması sayesinde ancak 1938 yılında mümkün olmuştur. Mevcut el yazmaları toplamından yola çıkarak yeniden oluşturulmuş bu metin, İngilizce olarak yayımlanmış, Fransızca tercümesi ise 1955 yılında Louis Hambis’in hazırladığı edisyonda verilmiştir. Elinizde, 1955 edisy
Elinizdeki kitapta, Türk-Moğol tarihi açısından da önemli bir kaynak olan Marco Polo’nun, XIII. yüzyılda Venedik’ten başlayıp Kubilay Han’ın sarayına uzanan büyüleyici yolculuğuna dair eşsiz anlatısının en yetkin edisyona dayanan Türkçe çevirisi sunulmaktadır. Bilinen yüz kırk üç el yazmasının ilk sentezine 1928 tarihli İtalyanca bir edisyonda girişilmiştir, ama eksiksiz sentez; Profesör Arthur Christopher Moule ile Profesör Paul Pelliot’nun Toledo’da buldukları yeni bir el yazması sayesinde ancak 1938 yılında mümkün olmuştur. Mevcut el yazmaları toplamından yola çıkarak yeniden oluşturulmuş bu metin, İngilizce olarak yayımlanmış, Fransızca tercümesi ise 1955 yılında Louis Hambis’in hazırladığı edisyonda verilmiştir. Elinizde, 1955 edisyonunu esas alan, eksiksiz kabul edilebilecek bir metin söz konusudur. Aynı şekilde dipnotlar da bugüne kadar gerçekleştirilmiş çalışmaların bir tür sentezidir. Burada sunulan metnin notları, Stéphane Yerasimos tarafından, 1865’te özellikle Çin metinlerini esas alarak Polo’nun bilgilerinin değerini ilk kez kanıtlayan Guillaume Pauthier’nin notlarından; Paul Pelliot’nun son derece ayrıntılı ve açık seçik notlarından; Pelliot’nun notlarıyla karşılaştırıldığında birçok noktada daha geri olsa da bir çözüm önerme özelliğine sahip, dolayısıyla bu türde bir esere daha uygun olan Louis Hambis’in notlarından yola çıkılarak hazırlanmıştır. Son olarak, sinologların ihmal ettikleri Bizans kaynaklarına da başvurulmuştur. Böylece Il Milione, yani “Bir Milyon Yalan” adıyla da tanınan Marco Polo’nun eşsiz yolculuğu, kurguya değil, Yerasimos’un tabiriyle, “olağanüstü olanın en yüksek ifade düzeyine, yani gerçekliğe” daha belirgin ve güçlü bir şekilde raptedilmiştir.