ANLAMAYA ÇALIŞMAK, ARTIK HAYLİ YORUCU BİR ÇABA, ANLAŞILAMAMAKSA KIRICI...
İnsanları anlamaya çalışarak kendimizden birçok şeyi feda ediyoruz. Bunun sonunda ise yıpranan, hayal kırıklığına uğrayan hep biz oluyoruz. Çünkü en çok anlamak yoruyor bizi... Bu kısacık hayata başkalarını memnun etmeye gelmedik.
Peki ne yapmalıyız?
Kendi özel alanımızın etrafını güçlendirmeli ve en yakınlarımız bile olsa o alana kimseyi sokmamalıyız. Her insanın kendi içinde kendine ait bir sığınağı olması gerekli. Çünkü bu hayatta ne yaşar
ANLAMAYA ÇALIŞMAK, ARTIK HAYLİ YORUCU BİR ÇABA, ANLAŞILAMAMAKSA KIRICI...
İnsanları anlamaya çalışarak kendimizden birçok şeyi feda ediyoruz. Bunun sonunda ise yıpranan, hayal kırıklığına uğrayan hep biz oluyoruz. Çünkü en çok anlamak yoruyor bizi... Bu kısacık hayata başkalarını memnun etmeye gelmedik.
Peki ne yapmalıyız?
Kendi özel alanımızın etrafını güçlendirmeli ve en yakınlarımız bile olsa o alana kimseyi sokmamalıyız. Her insanın kendi içinde kendine ait bir sığınağı olması gerekli. Çünkü bu hayatta ne yaşarsak yaşayalım yine en sonunda kendimizden başka kaçacak yerimiz yok.
Bu bencillik değil tam tersine kişinin kendi özsaygısının farkında olup, hayatına kendisinin yön vermesi demektir.
Bu kitap ne başkasını anlamanın yollarını sunuyor ne de anlaşılmak için nasıl bir mücadeleye girmek gerektiğinin. Burada içinizdeki sığınağı yeniden dayayıp döşemenin, hızlı değişmeyen ve güven veren mabedinizi zenginleştirmenin ipuçlarını bulacaksınız.