Orhun Yazıtları, Türk edebiyatının ve Türk tarihinin önemli ve ilk yazılı kaynaklarındandır. Türk töresini, kültürünü, siyasi anlayışını, Türk devlet anlayışını, devlet ve milletin karşılıklı vazifelerini, Türk askerlik sisteminin yüksek özelliklerini, komşularıyla ilişkilerini koyan Orhun Yazıtları, sadece yaşanmış olayları dile getirmekle kalmayıp yaşanabilecek olayları da öngörmesi bakımından oldukça önemli bir kültürel mirastır.
Orhun Yazıtları’nın yazılış amacına, kimler tarafından yazıldığına ya da kimler tarafından yazdırıldığına bakıldığında merkezde siyasi ve güçlü bir i
Orhun Yazıtları, Türk edebiyatının ve Türk tarihinin önemli ve ilk yazılı kaynaklarındandır. Türk töresini, kültürünü, siyasi anlayışını, Türk devlet anlayışını, devlet ve milletin karşılıklı vazifelerini, Türk askerlik sisteminin yüksek özelliklerini, komşularıyla ilişkilerini koyan Orhun Yazıtları, sadece yaşanmış olayları dile getirmekle kalmayıp yaşanabilecek olayları da öngörmesi bakımından oldukça önemli bir kültürel mirastır.
Orhun Yazıtları’nın yazılış amacına, kimler tarafından yazıldığına ya da kimler tarafından yazdırıldığına bakıldığında merkezde siyasi ve güçlü bir iktidarın yer aldığı açıkça görülmektedir. Yazıtlar; Kül Tigin (732), Bilge Kağan (735) ve Tonyokuk (720-725) adına dikilmiştir.
Kül Tigin Yazıtı Bilge Kağan tarafından kardeşi adına dikilmiştir, Bilge Kağan Yazıtı Bilge Kağan’ın ölümünden sonra oğlu tarafından dikilmiş fakat eserde konuşan kişi Bilge Kağan’dır. Tonyokuk Yazıtı ise bizzat Tonyokuk’un kendisi tarafından dikilmiş ve kendi ağzından aktartılmıştır. Yazıtların devlet liderleri ve devletin ileri gelenleriyle ilgili olması ve aynı zamanda konuşucuların da bizzat bu liderlerin kendilerinin olması erk söylemi açısından önemli ipuçları sunmaktadır.
Türk tarihi ve edebiyatı, gerek siyasi gerek toplumsal ve diğer alanlarda önemli derecede kaynak zenginliğine sahiptir. Bununla birlikte dilin kullanım farklılığı, değişimi ve gelişiminden dolayı bu kaynakların ele alınıp yorumlanması, eksik kalan yönlerinin açığa çıkarılması önemli bir gerekliliktir. Dilin anlamsal olarak değişimi ve gelişimi, tarihin daha kapsamlı bir şekilde yorumlanmasını sağlar. Bu noktada Orhun Yazıtlarının “erk” söylemi bakımından değerlendirilmesi, ortak paydada buluşan Türk tarihine, edebiyatına ve kültürüne farklı bir bakış getirmeye çalışacaktır. “Erk” söylemi, Orhun Yazıtlarının anlamsal çerçevesinin detaylandırılması ve hatlarının net olarak belirginleştirilmesi bakımından önemli bir metot niteliği taşımaktadır. Eser, dünden yarına siyasal ve toplumsal mesajlar barındırmaktadır. Bu çalışma siyasal ve toplumsal mesajların net olarak anlaşılması, “erk” söylemi analizi aracılığıyla mümkün kılmaya çalışmaktadır