Antik Yunan Komedyasının “orta komedi” dönemine giren Kadınlar Meclis’te adlı oyununda, komedya ustası Aristofanes, bu kez sözü Atinalı kadınlara verir. Kentin erkekleri yönetimde başarısız olunca, kadınlar erkek kılığına girerek Halk Meclisi’ni ele geçirip kenti kendilerince yönetmeye başlarlar. Eşitlik, toplumda ortak mülkiyet, özgür aşk ve kadınların siyasal hayata katılımı gibi dönemin tabularını hicveden oyun, hem bir toplumsal eleştiri hem de cinsel mizah ve absürt mantık kullanılarak zenginleştirilmiş bir ütopya parodisi niteliği taşır. Aristofanes, kahkahaların ardına ciddi bir soru gizler: “Adalet, özg&uu
Antik Yunan Komedyasının “orta komedi” dönemine giren Kadınlar Meclis’te adlı oyununda, komedya ustası Aristofanes, bu kez sözü Atinalı kadınlara verir. Kentin erkekleri yönetimde başarısız olunca, kadınlar erkek kılığına girerek Halk Meclisi’ni ele geçirip kenti kendilerince yönetmeye başlarlar. Eşitlik, toplumda ortak mülkiyet, özgür aşk ve kadınların siyasal hayata katılımı gibi dönemin tabularını hicveden oyun, hem bir toplumsal eleştiri hem de cinsel mizah ve absürt mantık kullanılarak zenginleştirilmiş bir ütopya parodisi niteliği taşır. Aristofanes, kahkahaların ardına ciddi bir soru gizler: “Adalet, özgürlük ve eşitlik gerçekten mümkün mü, yoksa her yeni düzen kendi çelişkilerini mi üretir?”