Evvel zaman içinde hayat bulan bu öyküler silsilesi, okuru farklı zamanlarda ve farklı hayatlarda unutulmaz bir seyrüsefere çıkarıyor. Yolu kâh Tuna’ya, kâh Konstantin’in Hipodrom’una, kâh Fatih’in İstanbul’una, kâh Tebriz’e, kâh Türkmen yaylalarına uğrayan Evvel Zaman Öyküleri bir atın yüreğinde, bir hükümdarın hayallerinde, bir eşkıyanın öfkesinde, bir devşirmenin nasibinde, bir sürgünün aşkında duruyor. Tarihi bir methiye malzemesi olmaktan çıkarıp insana odaklanan bu öykülerde ruhun amansız çelişkileri, tutkuların getirdiği sürüklenmeler, aşk çıkmazlarındaki dramlar, toplum şartlarının kişi üzerinde yarattığı çatışmalar çarpıcı kesitlerle ele alınıyor.
Tarihî roman sahasının parlak kalemi Hasan Erimez’den bu kez “Doğu öyküleri”
Evvel zaman içinde hayat bulan bu öyküler silsilesi, okuru farklı zamanlarda ve farklı hayatlarda unutulmaz bir seyrüsefere çıkarıyor. Yolu kâh Tuna’ya, kâh Konstantin’in Hipodrom’una, kâh Fatih’in İstanbul’una, kâh Tebriz’e, kâh Türkmen yaylalarına uğrayan Evvel Zaman Öyküleri bir atın yüreğinde, bir hükümdarın hayallerinde, bir eşkıyanın öfkesinde, bir devşirmenin nasibinde, bir sürgünün aşkında duruyor. Tarihi bir methiye malzemesi olmaktan çıkarıp insana odaklanan bu öykülerde ruhun amansız çelişkileri, tutkuların getirdiği sürüklenmeler, aşk çıkmazlarındaki dramlar, toplum şartlarının kişi üzerinde yarattığı çatışmalar çarpıcı kesitlerle ele alınıyor.
Tarihî roman sahasının parlak kalemi Hasan Erimez’den bu kez “Doğu öyküleri” literatüründe yer edinecek bir eser... Evvel Zaman Öyküleri; dinmeyen bir heyecanla farklı çağların, farklı insanların ve farklı duyguların içinde bir evvel zaman yolculuğuna akıyor.