Isaac Newton (1642-1727) düşünce tarihinin muazzam yazılarından oluşan hacimli bir miras bırakmamıştır ardında sadece; aynı zamanda bu düşünceler dünyayı temsil etmekte somut bir değere de sahiptir. Modern dönemin ilk yıllarına yaptığı eşsiz katkılara rağmen, doğa felsefesi alanındaki mektuplaşmaları, elyazmaları ve yayımladığı türlü çeşit çalışmaları bundan önce farklı edisyonlarda ayrı bir biçimde bulunuyordu. Bu kitapta, Principia ve Opticks çalışmalarından önemli kısımlar ve De Gravitatione’nin düzeltilmiş bir çevirisi de içlerinde olacak şekilde Newton’un başlıca felsefi yazıları bir araya getirilmiştir. Ayrıca erken optik çalışmalarından belli parçalar, Dünya’nın hareketi hakkında dinî yorumlara ilişkin yayımlanmamış düşünceler ve
Isaac Newton (1642-1727) düşünce tarihinin muazzam yazılarından oluşan hacimli bir miras bırakmamıştır ardında sadece; aynı zamanda bu düşünceler dünyayı temsil etmekte somut bir değere de sahiptir. Modern dönemin ilk yıllarına yaptığı eşsiz katkılara rağmen, doğa felsefesi alanındaki mektuplaşmaları, elyazmaları ve yayımladığı türlü çeşit çalışmaları bundan önce farklı edisyonlarda ayrı bir biçimde bulunuyordu. Bu kitapta, Principia ve Opticks çalışmalarından önemli kısımlar ve De Gravitatione’nin düzeltilmiş bir çevirisi de içlerinde olacak şekilde Newton’un başlıca felsefi yazıları bir araya getirilmiştir. Ayrıca erken optik çalışmalarından belli parçalar, Dünya’nın hareketi hakkında dinî yorumlara ilişkin yayımlanmamış düşünceler ve çağdaşı olan önemli figürlerle mektuplaşmaları da bu kitapta yer almaktadır. Mektuplaşmalarının muhatapları arasında din âlimi Richard Bentley, matematikçi Roger Cotes ve filozof G.W. Leibniz var. Bu kitap için seçilmiş pasajlar, Newton’un uzay, zaman, hareket ve madde kavramları hakkındaki fikirlerinin nasıl şekillendiğini ve bu gibi tartışmalı fikirlerini çağdaşlarının eleştirileri karşısında nasıl savunduğunu göstermesi bakımından önemlidir.
Ayrıca bu eser Newton’un başarılarının insani ve felsefi yönlerini görmek açısından da eşsiz bir fırsat sunar; çünkü genel olarak okullarda öğretildiği kadarıyla çoğu kişinin zihninde Newton’a dair onun çalışmalarının ve Newtoncu mekaniğin bir karikatürü yer etmiştir. Oysa mektuplaşmalarında ve argümanlarında kırılgan ve inatçı kişiliğinin yanında onun günümüzde anladığımız anlamıyla sadece bir bilim insanı olmadığı, ayrıca bilimsel araştırmanın temellerine dair son derece detaylı görüşleri olan bir doğa filozofu olduğu da ayırt edilebilir. Bu açıdan kendisinden sonra bilim kavramının nasıl şekillendiğini ve Newton’a göre doğa felsefesinin neleri içerebileceğini görmek adına bu son derece önemlidir. Ek olarak, bu nokta Newton’un döneminde Avrupa’daki entelektüel ortamın doğasını anlamaya yönelik olarak da bir kapı aralar.