İnsanlar ve doğa arasındaki işbirliği ilkelerine dayanan feng-shui, binaların çekiciliğini ve sakinlerinin refahını artırdığı bilinen peyzajla uyum içinde bir yaşam biçimini teşvik eder. Çin’de çalışan bir misyoner olan Ernest J. Eitel, bu eski sözlü geleneği ve onun Taoizm ve Budizm’den antik kırsal büyüye kadar geniş bir düşünce yelpazesini kapsayan felsefi kökenlerini ilk elden öğrendi. 1873’te Eitel, feng-shui üzerine ilk kitabı yayımladı ve Batılılara, zihin ve beden için en uygun konforu elde etmek amacıyla yaşam alanlarını düzenlemeye yönelik ilkeli ama son derece esnek kuralları tanıttı.
İnsanlar ve doğa arasındaki işbirliği ilkelerine dayanan feng-shui, binaların çekiciliğini ve sakinlerinin refahını artırdığı bilinen peyzajla uyum içinde bir yaşam biçimini teşvik eder. Çin’de çalışan bir misyoner olan Ernest J. Eitel, bu eski sözlü geleneği ve onun Taoizm ve Budizm’den antik kırsal büyüye kadar geniş bir düşünce yelpazesini kapsayan felsefi kökenlerini ilk elden öğrendi. 1873’te Eitel, feng-shui üzerine ilk kitabı yayımladı ve Batılılara, zihin ve beden için en uygun konforu elde etmek amacıyla yaşam alanlarını düzenlemeye yönelik ilkeli ama son derece esnek kuralları tanıttı. Dünyanın en önemli denge ve yerleştirme sanatı “Feng Şui”nin eski Çin’deki geleneksel yorumunu bu eşsiz eserde okuyacaksınız. Bu kitap, türünün ilk örneklerinden biridir.