Menü
Hesabım
Şifremi Unuttum
Kayıt Ol

Hacı Ağa

ISBN : 9786254182846
Stokta Var Stokta Var
85,00 TL
63,75 TL
Öne Çıkan Bilgiler:

İranlı yazar Sâdık Hidâyet’in hem nalına hem mıhına vurduğu bir novella Hacı Ağa. Kahramanımız Hacı Ağa, bu topraklarda da binlerce benzerini görebileceğimiz “her devrin” adamlarından.Kimilerine isim sembolizasyonlarıyla özel adlar verdiği yan karakterler ise her devrin “kullanışlı” bireyleri. 1940’ların İran’ında çizdiği panorama sadece o dönemin İran’ının değil, son bir asırdan fazladır bütün bölgenin hikâyesini anlatıyor adeta. Sermayenin ve sermayenin maşalarının dini çıkarlarına nasıl alet ettiklerini, kendi çıkarları uğruna her yolu mubah sayanları, hepimizin çok iyi tanıdığı y&uum

Tür : Dünya Edebiyatı
Sayfa Sayısı : 120
Cilt Tipi : Ciltsiz
Yayın Tarihi : 4/2024
Boyut : 12.5 x 21.0
Hamur Tipi : 2. Hamur
ISBN Numarası : 9786254182846
Beğen
24.11.2024 tarihine kadar kargoda

Tükendi

Gelince Haber Ver
Listeye Ekle
Tavsiye Et Tavsiye Et
Yorum Yap Yorum Yap
Fiyat Alarmı Fiyat Alarmı

İranlı yazar Sâdık Hidâyet’in hem nalına hem mıhına vurduğu bir novella Hacı Ağa. Kahramanımız Hacı Ağa, bu topraklarda da binlerce benzerini görebileceğimiz “her devrin” adamlarından.Kimilerine isim sembolizasyonlarıyla özel adlar verdiği yan karakterler ise her devrin “kullanışlı” bireyleri. 1940’ların İran’ında çizdiği panorama sadece o dönemin İran’ının değil, son bir asırdan fazladır bütün bölgenin hikâyesini anlatıyor adeta. Sermayenin ve sermayenin maşalarının dini çıkarlarına nasıl alet ettiklerini, kendi çıkarları uğruna her yolu mubah sayanları, hepimizin çok iyi tanıdığı yüzsüz, zübük politikacıları ve onların yardakçılarını hikâye ediyor. Kalemin kılıçtan keskin olduğunu bir kere daha gösteriyor. 
“Çünkü Hacı, hayatın sahtekârlık, yalan, dalavere, şarlatanlık ve üçkâğıtçılıktan ibaret olduğuna inanıyordu. İçinde yaşadığı toplum bu temeller üzerine kurulmuştu, dolayısıyla böyle bir toplumda herkes birbirini daha iyi kazıklayabilir, ağız değiştirebilir ve yakasını sıyırabilirdi. Kendi varlığını başkalarınınki gibi günahkâr görüyor ve aklanmak için hiçbir entrikadan, dalkavukluk ve hokkabazlıktan geri durmuyordu. Dilin her tarafa dönebilen bir et parçası olduğunu düşünüyordu ve bu yüzden rüşvet, ihanet, casusluk, yağcılık, kandırma gibi işler onun karakterinin bir parçası olmuştu. Devir böyleydi! O da kendi devrinin seçkinlerinden biriydi…”

T-Soft E-Ticaret Sistemleriyle Hazırlanmıştır.