Mutfak kültürümüzün zenginliğini keşfedebilmek ve genç kuşaklara aktarabilmek için Yeditepe Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü’nde 2015 yılında başlatılan bir projenin ürünü olan bu kitap, Türkiye’nin farklı bölgelerinden on beş şehrin mutfak hikâyelerini anlatmaktadır. Hızla gelişen sanayi ve teknoloji, değişen tüketim araçları, artan kentleşme, göç ve küreselleşmenin etkisiyle tüm dünyada gün geçtikçe unutulmaya başlayan ve değişen geleneksel mutfak kültürleri ancak yazılı olarak kayıt altına alınır ve gençlere aktarılırsa yaşatılabilir. Geleneksel olanı yeni nesillere aktarabilmenin esas koşullarından biri, var olanın ana dokusunu koruyarak günümüz şartlarına uyarlayabilmektir ; onun temelinde de geleneksel olanı çok i
Tükendi
Gelince Haber VerMutfak kültürümüzün zenginliğini keşfedebilmek ve genç kuşaklara aktarabilmek için Yeditepe Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü’nde 2015 yılında başlatılan bir projenin ürünü olan bu kitap, Türkiye’nin farklı bölgelerinden on beş şehrin mutfak hikâyelerini anlatmaktadır. Hızla gelişen sanayi ve teknoloji, değişen tüketim araçları, artan kentleşme, göç ve küreselleşmenin etkisiyle tüm dünyada gün geçtikçe unutulmaya başlayan ve değişen geleneksel mutfak kültürleri ancak yazılı olarak kayıt altına alınır ve gençlere aktarılırsa yaşatılabilir. Geleneksel olanı yeni nesillere aktarabilmenin esas koşullarından biri, var olanın ana dokusunu koruyarak günümüz şartlarına uyarlayabilmektir ; onun temelinde de geleneksel olanı çok iyi tanımak yatmaktadır.Bu çalışma, kaybolmaya başlayan Türk mutfak kültürünü farklı yönleriyle kayıt altına alma ve yeni nesillerle buluşturma yolunda atılan bir adımdır.
Projede Türkiye’de on beş şehre özgü yemek kültürünü kişilerin belleklerinde kalan izlerle anlatmak için sözlü tarih metodolojisi kullanılmıştır. Görüşmeler 60-65 yaş üstü, yaşadığı kentin, köyün yemek kültürünü hatırlayan veya yaşatan, çoğunlukla kadınlardan oluşan bir grupla gerçekleştirilmiştir. Adana’dan Sivas’a, Giresun’dan Urfa’ya Türkiye’nin farklı bölgelerinden yemek ve sofra hikâyeleri, yemeğin hazırlandığı mutfaktan, paylaşıldığı sofraya kadar farklı pencerelerden sorularla ele alınmıştır. Her görüşme kendi hikâyesini anlatmaktadır. Bu sebeple bu çalışma sadece yapılan görüşmelerin ışığında bir şehrin mutfak geleneğini yansıtmaktadır.