Roger Garaudy, İslam’la müşerref olduktan sonraki yıllarını İslami yenilenmenin nasıl ve hangi esaslar üzerine inşa edilebileceğine adadı. Onun İnsanlığın Medeniyet Destanı kitabı hem Batı’yı hem de Doğu’yu yakından tanıyan, saygın bir filozofun çağlar öncesinden günümüze medeniyet tarihini farklı bir şekilde okumasının neticesidir. Eser, Garaudy’nin yazdıklarının ve fikirlerinin hem vazgeçilmez bir anahtarı hem de çarpıcı bir özetidir. Kültür imtiyazına sahip olmayanlara, ona erişme arzusu verecek olan eserin yönü geçmişe değil, geleceğe dönüktür. Denilebilir ki Garaudy, p
Roger Garaudy, İslam’la müşerref olduktan sonraki yıllarını İslami yenilenmenin nasıl ve hangi esaslar üzerine inşa edilebileceğine adadı. Onun İnsanlığın Medeniyet Destanı kitabı hem Batı’yı hem de Doğu’yu yakından tanıyan, saygın bir filozofun çağlar öncesinden günümüze medeniyet tarihini farklı bir şekilde okumasının neticesidir. Eser, Garaudy’nin yazdıklarının ve fikirlerinin hem vazgeçilmez bir anahtarı hem de çarpıcı bir özetidir. Kültür imtiyazına sahip olmayanlara, ona erişme arzusu verecek olan eserin yönü geçmişe değil, geleceğe dönüktür. Denilebilir ki Garaudy, pek çok kitabını elinizdeki çalışmadan hareketle şekillendirmiştir.
Roger Garaudy İnsanlığın Medeniyet Destanı’nda tarihte yok sayılan, görmezden gelinen gelişmeleri gözler önüne sererek nasıl bir dünya algısının oluşturulduğunu gösteriyor. Filozof, Hindistan, Çin, Japonya gibi ülkelerden gelişen sanatın, kültürün ve bilimin arz ettiği önemi detaylarıyla gözler önüne sererken, dünyayı tahakkümü altına alan ve çoğunlukla yıkıcı bir etki bırakan Batı medeniyetini de bu bağlamda değerlendiriyor. Avrupa’nın medeniyet anlayışına karşı çıkan Garaudy, İslam medeniyetinin gelişimini de anlatarak destanı günümüze kadar getiriyor ve bütüncül bir bakış açısı kazanmaya yardım ediyor.
Tarihin kaçırılmış fırsatlarını ve insanlığın kaybedilmiş boyutlarını keşfetmek isteyenlere seslenen İnsanlığın Medeniyet Destanı, Batılı kibri reddeden gerçek bir medeniyet tarihidir.