“İslâm Düşüncesinin Batı'ya Tesirleri” konusu hem Batı için hem de İslâm dünyası için önemli bir konudur. Bu konudaki araştırmalar, İslâm dünyasında ve özellikle ülkemizde çok yenidir. Batı'da, geçen yüzyılın başlarına kadar geri giden araştırmalar, ülkemizde çok az ve çok kısmidir. Batı; İslâm, Kur'an ve Hz. Peygamber'e düşmanlığından hiçbir zaman vazgeçmemiştir. İslâm'a düşmanlık ederken onun ürettiği bilgi, bilim ve felsefeyi takip etmekte ve düşünce dünyasına katmakta tereddüt etmemiştir. Batı düşüncesine İslâm d&u
“İslâm Düşüncesinin Batı'ya Tesirleri” konusu hem Batı için hem de İslâm dünyası için önemli bir konudur. Bu konudaki araştırmalar, İslâm dünyasında ve özellikle ülkemizde çok yenidir. Batı'da, geçen yüzyılın başlarına kadar geri giden araştırmalar, ülkemizde çok az ve çok kısmidir. Batı; İslâm, Kur'an ve Hz. Peygamber'e düşmanlığından hiçbir zaman vazgeçmemiştir. İslâm'a düşmanlık ederken onun ürettiği bilgi, bilim ve felsefeyi takip etmekte ve düşünce dünyasına katmakta tereddüt etmemiştir. Batı düşüncesine İslâm düşüncesinin etkisi hususunu bilmek kadar önemli olan bir başka husus, Batı'nın gerçek yüzünün “ne olduğu”nu anlamaktır. Batılı düşünürlerin çoğunluğu, İslâm düşüncesinin orijinal olmadığı, İslâm dininin her türlü özgür düşünceye ve bilime engel olduğu, kendi özgün düşüncesini üretemediği, kadim felsefelerin kötü bir kopyası olduğu kanaatindedir. Ancak hiç de öyle olmadığı ve İslâm dünyasında üretilen bilgi, bilim ve felsefenin Orta Çağ İslâm dünyasında zirvelerde olduğu anlaşılmış; İslâm düşüncesinin Batı dünyasına etki ve katkısının çok büyük olduğu, bizzat kendileri tarafından itiraf edilmek durumunda kalınmıştır.Elinizdeki eserde İslâm düşüncesinin Batı'ya geçiş şekli ve yolları; Endülüs, Sicilya ve Haçlı Savaşlarının bu geçişe sağladığı katkılar ve imkânlar üzerinde durulmakta, Batı düşüncesinin kaynakları ve İslâm filozoflarının Batılı filozoflara etkisi anlatılmaktadır.