“Biraz hüzün, biraz keyif; işte ‘Benim Hayatım’.
Bu hüzünlü ve keyifli hayattan, yani İsmet Badem’in hayatından bazı parçalar aktaracağım sizlere. Şu an neredesiniz, bilmiyorum. Eğer varsa kravatınızı biraz gevşetin. Oturduğunuz koltuğa güzelce yayılın... Nasıl, biraz rahatladınız mı? Gelin, bu öyküyü güzelce paylaşalım…”
Kimileri için o “Baba İsmet”ti, geri kalan herkes içinse “İsmet Abi”. Televizyonun basketbolla buluştuğu yıllardan bugüne dek, basketbolun en bilinen ve sevilen ekran yüzüydü. Nesiller boyunca Türkiye, basketbolu onun şovlarıyla, yazılarıyla ve yayınlarıyla tanıdı, onunla sevdi. Hayattaki en büyük arzusu, yediden yetmişe tüm ülkeye basketbol aşkını aşılayabilmekti. Bu uğurda ülkenin dört bir yanında sayısı
“Biraz hüzün, biraz keyif; işte ‘Benim Hayatım’.
Bu hüzünlü ve keyifli hayattan, yani İsmet Badem’in hayatından bazı parçalar aktaracağım sizlere. Şu an neredesiniz, bilmiyorum. Eğer varsa kravatınızı biraz gevşetin. Oturduğunuz koltuğa güzelce yayılın... Nasıl, biraz rahatladınız mı? Gelin, bu öyküyü güzelce paylaşalım…”
Kimileri için o “Baba İsmet”ti, geri kalan herkes içinse “İsmet Abi”. Televizyonun basketbolla buluştuğu yıllardan bugüne dek, basketbolun en bilinen ve sevilen ekran yüzüydü. Nesiller boyunca Türkiye, basketbolu onun şovlarıyla, yazılarıyla ve yayınlarıyla tanıdı, onunla sevdi. Hayattaki en büyük arzusu, yediden yetmişe tüm ülkeye basketbol aşkını aşılayabilmekti. Bu uğurda ülkenin dört bir yanında sayısız panel, konferans ve program düzenledi; yazılarıyla, fikirleriyle ve biricik gözbebeği, emsalsiz Fanatik Basket gazetesiyle, hayatını basketbolun bayraktarlığına adadı. Türkiye’de, ‘basketbol’ denilince ilk akla gelen, her akla gelişinde de yüzleri gülümseten figürlerden biri oldu. Hep istediği gibi yaşadı, ne yaptıysa kendi tarzıyla yaptı, yel değirmenlerine karşı dimdik savaştı; hiçbir zaman zorluklardan yılmadı, sert rüzgârlara boyun eğmedi ve sonsuzluğa da, yine arzu ettiği biçimde kavuştu…
Türkiye basketbol tarihinin gelmiş geçmiş en büyük misyoneri ve en büyük emekçilerinden birisi olan İsmet Badem’in, daha evvel “Ben İsmet Badem” ve “Ebruli” isimli eserlerinde, Fanatik Basket gazetesinde, spor dergilerinde ve çeşitli mecralarda kaleme alınmış yazılarının ve şiirlerinin yanı sıra, vefatının ardından ailesi, sevenleri ve basketbol camiası tarafından dile getirilenler bu kitapta, bir külliyat özeniyle derlendi. İçinde basketboldan tarihe, edebiyattan sanata, Balzac’tan Neruda’ya, Cemal Süreya’dan Kennedy ailesine dek akla hayale sığmayacak anekdotların yer aldığı nice anısıyla, İsmet Badem’in yaşamı, başarıları, basketbola kattıkları ve hayalleri, okurlarını bu sayfalarda ağırlıyor.
İsmet Badem’in entelektüel hayat görüşü, tarih şuuru, maceraperest ruhu ve ölümsüz mirasıyla, “dudaklarınızdan tebessüm, kalbinizden basketbol sevgisi” hiçbir zaman eksik olmayacak…