GELECEK, “İŞ’TE BEYİN”İ KULLANABİLEN, “BEYİN DOSTU” OLABİLEN ŞİRKETLERİN OLACAKTIR.
“Beyin” deyince herkesin aklına o kıvrımlı organ gelse de İş’te Beyin bir fizyoloji, tıp ya da uzmanı olduğum sinirbilim kitabı değildir.
İş’te Beyin temel olarak dış motivasyonun ürünüdür. Akademik hayattan geçiş yaptığım iş dünyasında çok eğlendiğim ve öğrendiğim birçok konuyu bir araya getirip, yine iş dünyasının profesyonellerine ve henüz o dünyada yer almayan ancak aday olanlara sunduğum bir derlemedir.
GELECEK, “İŞ’TE BEYİN”İ KULLANABİLEN, “BEYİN DOSTU” OLABİLEN ŞİRKETLERİN OLACAKTIR.
“Beyin” deyince herkesin aklına o kıvrımlı organ gelse de İş’te Beyin bir fizyoloji, tıp ya da uzmanı olduğum sinirbilim kitabı değildir.
İş’te Beyin temel olarak dış motivasyonun ürünüdür. Akademik hayattan geçiş yaptığım iş dünyasında çok eğlendiğim ve öğrendiğim birçok konuyu bir araya getirip, yine iş dünyasının profesyonellerine ve henüz o dünyada yer almayan ancak aday olanlara sunduğum bir derlemedir.
“Beyin kitabı” olma iddiasında olmayan bu kitabın temel fonksiyonu, iş hayatının üçüncü bir gözle değerlendirilmesi olabilir. Belki benim hayalini kurduğum “beyin dostu” şirketlerin adresini işaret eder.
Dünya değişiyor, biz insanlar değişiyoruz ve gelişiyoruz. Bunun etkisinin en çok görüldüğü yer de kuşkusuz beynimiz. “Beyin dostu” şirketler ise bu gelişmenin iş yaşamındaki izdüşümleridir.