''O günden sonra yanından, yakınından ayırmamıştı Yüce II. Basileius Ioannes’i. Yaşadığı sürece ona hami, hatta yakın dost olmuştu. Sesini de yabana atmamıştı doğrusu. Ordularını teftiş derken kendisine eşlik etmesini isterdi. Tüm Doğu Roma İmparatorluğu’nda nam salmış o tiz narasıyla askerlerini coşturması için.”
Orta Karadenizli (Paflagonya) mütevazı bir köylü ailesinde başlayıp Doğu Roma İmparatorluğu’nun başkentinde, “Şehirlerin Kraliçesi”nde yaşanan bir hikâyenin kahramanıdır Ioannes Orfanotrofos. Kutsal Saray’da en önemli bürokratik görevlerde bulunmakla kalmamış, imparatorlara sırdaşlık, danışmanlık etmiştir ve t&u
''O günden sonra yanından, yakınından ayırmamıştı Yüce II. Basileius Ioannes’i. Yaşadığı sürece ona hami, hatta yakın dost olmuştu. Sesini de yabana atmamıştı doğrusu. Ordularını teftiş derken kendisine eşlik etmesini isterdi. Tüm Doğu Roma İmparatorluğu’nda nam salmış o tiz narasıyla askerlerini coşturması için.”
Orta Karadenizli (Paflagonya) mütevazı bir köylü ailesinde başlayıp Doğu Roma İmparatorluğu’nun başkentinde, “Şehirlerin Kraliçesi”nde yaşanan bir hikâyenin kahramanıdır Ioannes Orfanotrofos. Kutsal Saray’da en önemli bürokratik görevlerde bulunmakla kalmamış, imparatorlara sırdaşlık, danışmanlık etmiştir ve tüm bu sebeplerden ötürü, Bizans tarihinin en önemli figürlerinden biridir. Sadece saray için değil, halk nezdinde de böyledir. Bu yüzdendir ki “Yetimlerin Hamisi” olarak anılır. Yalnızca kendisininkini değil, kardeşi Mikhail’in, Kraliçe Zoe, III. Romanos ve II. Basileius başta olmak üzere temas ettiği insanların hikâyelerini de sıradışı bir hale getirmiştir Orfanotrofos.
Feyza Zaim Körler Ordusu adlı romanında, Ioannes Orfanotrofos’un dönem masallarına, kroniklere, vakayinamelere konu olan hikâyesini yeniden yazıyor. Bu sıradışı figür üzerinden dönemin saray hayatını ve İstanbul’unu adeta bir Bizans ilahisiyle anlatıyor.