Elburz Dağları’nın Doruklarında Seyduna Hasan Sabbah’ın
Fedai Yetiştirdiği Bir Kale Vardır: Adı Alamut’tur Yani ”Kartal Yuvası.
Selahaddin ve adamları her yerdeydi ve fethettikleri yerlerdeki insanlara karşı zalim davranmasalar da kimse casusluk yaparken yakalanmak istemiyordu. Daha önce bel bağladığı Yahudiler yavaş yavaş ama az sayıda şehirlere dönüyordu.
“Bence köyden de birkaç asker almalıyız, Talon,” dedi Rıza. “Saksonların çok sağlam bir güç olduğuna katılıyorum ama imparatorun adamlarının sayısı çok daha fazla. Eğer onunla çatışmaya girersek savaşarak
Elburz Dağları’nın Doruklarında Seyduna Hasan Sabbah’ın
Fedai Yetiştirdiği Bir Kale Vardır: Adı Alamut’tur Yani ”Kartal Yuvası.
Selahaddin ve adamları her yerdeydi ve fethettikleri yerlerdeki insanlara karşı zalim davranmasalar da kimse casusluk yaparken yakalanmak istemiyordu. Daha önce bel bağladığı Yahudiler yavaş yavaş ama az sayıda şehirlere dönüyordu.
“Bence köyden de birkaç asker almalıyız, Talon,” dedi Rıza. “Saksonların çok sağlam bir güç olduğuna katılıyorum ama imparatorun adamlarının sayısı çok daha fazla. Eğer onunla çatışmaya girersek savaşarak başımızı dertten kurtarabileceğimizi düşünmek istiyorum.”
“Sana katılıyorum, o zaman Kantara’nın piyadelerini, Saksonları ve birkaç Yoldaşı alacağız. Eğer okçuları da alırsak yeterli olur sanırım.” dedi Talon.
“Bizi kendi başımızın çaresine bakmaya bırakmayacaksınız herhalde?” dedi Ravan...