Yaşamım altüst olduğunda bir güz vaktiydi. Bildiğim tüm hayatları yakıp yıkan, herkesi mahveden bir savaş tepemize kâbus gibi çökmüştü. Dört yanımız yalanlarla ve kederle sarılıydı. Küçücük bir çocuktum fakat bazı şeyler, yaşamımın ne kadar uzun olursa olsun titrek bir alevden fazlası sayılamayacağını görmemi sağlamıştı.
Acı tıpkı okyanus gibiydi. Her yerden sızıyor, her şeyi ele geçiriyor, hiçbir sınır tanımıyordu. Onu durdurmanın imkânı yoktu. Ama zaten bazı zamanlar yüzmeyi öğrenip kurtulmadan önce dibe batmak gerekirdi. Ben de öyle yaptım. Yüzmeyi öğrendim fakat önce dibe battım.
Yaşamım altüst olduğunda bir güz vaktiydi. Bildiğim tüm hayatları yakıp yıkan, herkesi mahveden bir savaş tepemize kâbus gibi çökmüştü. Dört yanımız yalanlarla ve kederle sarılıydı. Küçücük bir çocuktum fakat bazı şeyler, yaşamımın ne kadar uzun olursa olsun titrek bir alevden fazlası sayılamayacağını görmemi sağlamıştı.
Acı tıpkı okyanus gibiydi. Her yerden sızıyor, her şeyi ele geçiriyor, hiçbir sınır tanımıyordu. Onu durdurmanın imkânı yoktu. Ama zaten bazı zamanlar yüzmeyi öğrenip kurtulmadan önce dibe batmak gerekirdi. Ben de öyle yaptım. Yüzmeyi öğrendim fakat önce dibe battım.