Bu akşam da bilmem ne düğün salonundayım. Yemekli davet var. Herzamanki gibi çelengimizi önceden gönderdik, uygun saatte de yerimizialdık... İçerisi çok kalabalık. İstanbul'da en çok sayıda kendilerininolduğunu iddia eden bilmem nerelilerin dayanışma gecesi yapılıyor.Uzun masalara karşılıklı oturmuş, yemek yiyen, konuşan, öpüşen ortayaş ve üzerinde erkekler doldurmuş ortalığı.Kalın bıyıklı, koca kafalı bir yerel sanatçı sazıyla bir şeyler çalmış,sonra da ara vermiş, dinleniyor... Sahnedeki takım elbiseli, beyazgömlekli, enine çizgili bordo kravatlı, kel kafalı, ortadan uzunca boylu,heyecanlı adam kim? Benim tabii ki.Pazarlıklar, imaj operasyonları, anket dümenleri... Bağlamalar,ayarlamalar, gecelere katılmalar, ?yukarıya" ulaşmaya çalışmalar... Oyve ilişki peşinde delidolu bir uğraş... İnsana aklını yediren bir takıntı...Arada, hayat ve anlam muhasebesi ve kırık bir aşkın tamirine dairsolgun bir ümit...Küçük ve büyük siyasetin deveranlarını, ikbal hesaplarını bütünhararetiyle anlatan trajikomik bir novella. Ercan Kesal'ın bilinensahiciliğiyle, sıcak üslubuyla...