İlk romanı kırk iki yaşındayken yayımlanan Elizabeth Strout çoksatanlar listesine girip Pulitzer Ödülü’nü alan Olive Kitteridge’le büyük bir başarı kazandı. Aynı romanın dünyasına 2019’da Olive, Yeniden’le dönen Strout eski başarısını tekrar etmekle kalmayıp ötesine geçebildiğini de kanıtladı.
Emekli matematik öğretmeni Olive Kitteridge hâlâ yaşıyor ama içinde bir endişe de yok değil. Tam anlamıyla barışamadığı oğlu dahil çeşitli karakterlerin arasında dolaşıyor hâlâ: Babasının kaybını kabul etmeye çalışan bir genç, uygunsuz bir anda çocuğunu doğurmak zorunda kalan bir anne, yüz&uum
İlk romanı kırk iki yaşındayken yayımlanan Elizabeth Strout çoksatanlar listesine girip Pulitzer Ödülü’nü alan Olive Kitteridge’le büyük bir başarı kazandı. Aynı romanın dünyasına 2019’da Olive, Yeniden’le dönen Strout eski başarısını tekrar etmekle kalmayıp ötesine geçebildiğini de kanıtladı.
Emekli matematik öğretmeni Olive Kitteridge hâlâ yaşıyor ama içinde bir endişe de yok değil. Tam anlamıyla barışamadığı oğlu dahil çeşitli karakterlerin arasında dolaşıyor hâlâ: Babasının kaybını kabul etmeye çalışan bir genç, uygunsuz bir anda çocuğunu doğurmak zorunda kalan bir anne, yüzünüze bakıp gerçeği gördüğünü sanan bir şair... Yaşam asla beklemediğiniz yerden ders vermeye devam ediyor, kaç yaşına gelirseniz gelin asla emin olamıyorsunuz hiçbir şeyden. Sonuna doğru bile anlaşılmıyor hayat.
Elizabeth Strout, yine on üç öykü üzerine kurduğu Olive, Yeniden’de ölüme doğru yol alan yapayalnız insanları, mazur görülebilecek hataları, taşınmasa da olacak yükleri anlatıyor.
“Strout hiç tanışmadığım, hakkında hiçbir şey bilmediğim bu tuhaf kadını sevmemi sağladı. Ne muhteşem bir yazar.” –Zadie Smith
“Strout, canlılığı ve nüktedanlığıyla bulunduğu hikâyeden bağımsız bir hayata sahipmiş gibi hissettiğimiz şu nadir görülen karakterlerden birini yarattı.” –The Guardian