Bir tarafta malını, mülkünü, aşkını, güzelliğini, şanını geride bıraktığı için inleyen ve ağıtlar yakan ölüler, diğer tarafta ise onların bu beyhude ağlaşmalarına gülen, onlarla eğlenen kynikler ve bu iki taraf arasındaki kavgalar. Troia’da can veren yiğitler ve ölüler diyarındaki hesaplaşmalar.
M.S. 125-180 yılları arasında yaşamış olan Süryani hiciv ustası Samsatlı Loukianos, bu diyaloğunda Eski Çağ'ın kahramanlarını ve anlatılarını alışılagelmiş üslubuyla alaya alır. Eski Yunanca aslından Türkçeye ilk defa çevrilen bu diyalogda yazar, edebi dehasını ustalıkla sergilerken örtük olarak insanoğlunun varoluşundan itibaren cevap ara
Bir tarafta malını, mülkünü, aşkını, güzelliğini, şanını geride bıraktığı için inleyen ve ağıtlar yakan ölüler, diğer tarafta ise onların bu beyhude ağlaşmalarına gülen, onlarla eğlenen kynikler ve bu iki taraf arasındaki kavgalar. Troia’da can veren yiğitler ve ölüler diyarındaki hesaplaşmalar.
M.S. 125-180 yılları arasında yaşamış olan Süryani hiciv ustası Samsatlı Loukianos, bu diyaloğunda Eski Çağ'ın kahramanlarını ve anlatılarını alışılagelmiş üslubuyla alaya alır. Eski Yunanca aslından Türkçeye ilk defa çevrilen bu diyalogda yazar, edebi dehasını ustalıkla sergilerken örtük olarak insanoğlunun varoluşundan itibaren cevap aradığı, ölümün kaybettirdikleri sorunsalına farklı bir bakış açısı kazandırır.