Küçücük bir kuşkuyla başlamıştı her şey; önce benliğini ele geçirdi, sonra da tüm yaşamını… Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktı…
Yüksek tirajlı bir gazetenin haber sayfasında editördü FikretGöktuluy; orta yaş sınırında, sıradan yaşamı olan bir adam… Ve bu sıradan yaşam, yine kendi eliyle yazdığı küçük haber yüzünden alt üst olmak üzereydi, ama o henüz bunu bilmiyordu… Yıllardır kayıp çocuklarla ilgili haberleri sayfasına koyup dururdu. Hatta bunun için özel bir dosya bile oluşturmuştu. Çalıştığı gazeteden ayrıldığı gün, kayıp çocuklar dosyasını araştırmaya karar verdi. Verdiği bu kararın kendisiyle birlikte ailesinin ve dostlarının yaşamını da alt üst edeceğini nereden bilecekti ki?… O kayıp çocukların peşindeydi; ama ölüm de
Küçücük bir kuşkuyla başlamıştı her şey; önce benliğini ele geçirdi, sonra da tüm yaşamını… Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktı…
Yüksek tirajlı bir gazetenin haber sayfasında editördü FikretGöktuluy; orta yaş sınırında, sıradan yaşamı olan bir adam… Ve bu sıradan yaşam, yine kendi eliyle yazdığı küçük haber yüzünden alt üst olmak üzereydi, ama o henüz bunu bilmiyordu… Yıllardır kayıp çocuklarla ilgili haberleri sayfasına koyup dururdu. Hatta bunun için özel bir dosya bile oluşturmuştu. Çalıştığı gazeteden ayrıldığı gün, kayıp çocuklar dosyasını araştırmaya karar verdi. Verdiği bu kararın kendisiyle birlikte ailesinin ve dostlarının yaşamını da alt üst edeceğini nereden bilecekti ki?… O kayıp çocukların peşindeydi; ama ölüm de onun peşinde koşmaya başlamıştı… Diğer insanlar gibi dünyayı gördüğü kadarıyla yorumlamıştı; görünmeyen, başka bir karanlık dünyanın, yaşamın tam ortasında yer aldığını bilemezdi ki… Sadece çaresiz bir çocuğu kurtarmak için düştüğü, “Kayıp çocuklar,” bataklığında, şirketine ihanet etmekle suçlanan bir ölüm makinesiyle kesişen yolları, Anadolu’nun uzak bir köşesindeki eğitim kampına kadar uzanacaktı… Kurtardıkları çocukla birlikte peşlerine düşen ölümden kurtulmaları; ayrıntıların içinde saklı olan yazgılarına mı, yoksa yazgılarının içinde gizlenen ayrıntılara mı bağlıydı, bunu zaman gösterecekti. Çünkü onlar her yerdeydi…
Biz her yerdeyiz; belki senin karşı komşun,
Belki iş arkadaşın, kim bilir belki de,
Yıllar önce kaybolan kardeşiniz...
Ama eskisi gibi değiliz biz,
Silindi geçmişimiz, yok edildi duygularımız…
On yıl boyunca eğitildik, tek bir kurala göre:
Sorgulama itaat et…
Başından itibaren, nefesinizi kesecek kadar yüksek tempoda yazılmış, yine aynı tempoyu yitirmeden sona kadar devam eden, okuduğunuz her bölümde yaşamı yeniden sorgulamanıza yol açacak macera gerilim türündeki roman, aynı zamanda ülkemizde bir ilk olmaya aday…
Bu romanı okuduğunuzda şu soruyu sormadan duramayacaksınız; yoksa gerçek mi?..