Benim dünyaya gelebilmem için biri Obsesif, diğeri Kompulsif iki kumarbazın buluşması gerekiyor. Bir kapının belirli bir zamanda açılması gerekiyor. Kapının karşısında kırmızı bir pelüş kanepenin olması gerekiyor. Sayfa başına on sütundan sekiz yüz seksen sayfalık altı cilt defterin sahibi olan Obsesif’in ütüsü bozulmuş kucağında açık Ortak Dua Kitabı’yla bu kırmızı kanepede oturuyor olması gerekiyor. Kompulsif kumar bağımlısının kendini açık kapıdan içeri itiliyormuş gibi hissetmesi gerekiyor. Obsesif’e gidip (her ne kadar ne diyeceğini önceden kendi de bilmiyor olsa da) yalan söylemesi gerekiyor: “Günah çıkarmak istiyorum.”
Peter Carey’nin Booker ödüllü romanı Avustralya’nın gençliğini, dinamik tutkularının tehlikeli alışkanlıkla
Benim dünyaya gelebilmem için biri Obsesif, diğeri Kompulsif iki kumarbazın buluşması gerekiyor. Bir kapının belirli bir zamanda açılması gerekiyor. Kapının karşısında kırmızı bir pelüş kanepenin olması gerekiyor. Sayfa başına on sütundan sekiz yüz seksen sayfalık altı cilt defterin sahibi olan Obsesif’in ütüsü bozulmuş kucağında açık Ortak Dua Kitabı’yla bu kırmızı kanepede oturuyor olması gerekiyor. Kompulsif kumar bağımlısının kendini açık kapıdan içeri itiliyormuş gibi hissetmesi gerekiyor. Obsesif’e gidip (her ne kadar ne diyeceğini önceden kendi de bilmiyor olsa da) yalan söylemesi gerekiyor: “Günah çıkarmak istiyorum.”
Peter Carey’nin Booker ödüllü romanı Avustralya’nın gençliğini, dinamik tutkularının tehlikeli alışkanlıklara dönüşmesinden öncesini, alışılmadık ve sarsıcı bir aşk hikâyesi üzerinden anlatıyor.
Genç bir İngiliz din adamı olan Oscar geçmişinden kendisini koparmış ve bu esnada bir kumar alışkanlığına tutulmuştur. Tek bir tutkusu olan taşra kızı Lucinda, özgüven ve endüstriyel bir ütopya inşası hayalleriyle Sidney’e taşınır. Bu aykırı çift Avustralya’ya giden bir gemide tanıştıklarında yalnızlıkları, tutkuları ve kumara olan zaafIarıyla birbirlerine bağlanacak ve bağlılıkları on dokuzuncu yüzyıl Avustralya’sında uygunsuz ve dokunaklı bir aşk hikâyesine dönüşecektir.
İlki 1988’de, bu romanla olmak üzere iki defa Booker Ödülü’ne layık görülen Peter Carey’nin, Viktoryen roman geleneğini modern kurmacayla birleştirdiği Oscar&Lucinda ilk kez dilimizde.