Menü
Hesabım
Şifremi Unuttum
Kayıt Ol

Pasajlaşmalar

ISBN : 9786257163811
Stokta Var Stokta Var
175,00 TL
152,25 TL
Öne Çıkan Bilgiler:

»Baudelaire üzerine hayranlık uyandıran çalışmanız bize bir ışık demeti gibi ulaştı. Düşüncelerimiz sizinle.« 
»Bugün yayımlatmayı başardığımız her satır, bu satırları emanet ettiğimiz gelecek ne denli belirsiz olursa olsun, karanlığın güçleri karşısında zorlukla elde edilmiş zaferlerdir.«
Yirminci yüzyılın en esinleyici figürlerinden Walter Benjamin’in, eleştirel teorinin önde gelen isimlerinden Theodor W. Adorno ile mektuplaşmaları, karşılıklı fikir alışverişinin doğasına uygun olarak Türkçede ilk kez yayımlanıyor. Okuyanın zaman ve mekân algısıyla oynayan bu az sayıdaki mektubun odak noktası

Tür : Genel
Sayfa Sayısı : 153
Cilt Tipi : Ciltsiz
Yayın Tarihi : 2/2025
Boyut : 19.0 x 13.0
Kağıt Tipi : 2. Hamur
ISBN Numarası : 9786257163811
Dil :
Daha Fazla Cem Yayınevi
Daha Fazla Genel
Marka Adı: Cem Yayınevi
Beğen
27.03.2025 tarihine kadar kargoda

Tükendi

Gelince Haber Ver
Listeye Ekle
Tavsiye Et Tavsiye Et
Yorum Yap Yorum Yap
Fiyat Alarmı Fiyat Alarmı

»Baudelaire üzerine hayranlık uyandıran çalışmanız bize bir ışık demeti gibi ulaştı. Düşüncelerimiz sizinle.« 
»Bugün yayımlatmayı başardığımız her satır, bu satırları emanet ettiğimiz gelecek ne denli belirsiz olursa olsun, karanlığın güçleri karşısında zorlukla elde edilmiş zaferlerdir.«
Yirminci yüzyılın en esinleyici figürlerinden Walter Benjamin’in, eleştirel teorinin önde gelen isimlerinden Theodor W. Adorno ile mektuplaşmaları, karşılıklı fikir alışverişinin doğasına uygun olarak Türkçede ilk kez yayımlanıyor. Okuyanın zaman ve mekân algısıyla oynayan bu az sayıdaki mektubun odak noktasını, Benjamin’in Pasajlar Projesi’nin minyatür bir modeli olarak tasarlayıp yazdığı “Baudelaire” yazıları oluşturmakta. Titiz bir çalışmanın sonucunda hazırlanan Pasajlaşmalar, hem genel okura hem de araştırmacılara mektupların “karşılaştırmalı” bir okumasını sunuyor. Kimilerine göre Benjamin bir rüya gördü: Bir garın peronunda ayakta duruyor, nereden geldiği, nereye gideceği ve hatta nereden geçeceği belli olmayan “geçmiş” trenini bekliyordu. Hiçbir istasyonda durmayan, aslında hiç durmayan, şimşek hızıyla hareket eden, sürekli değiştiği için ne güzergâhı ne de durak ve vagon sayısı bilinmeyen, görüntüsünü kimsenin hayal edemediği çünkü bir görüntüsü de olmayan bu kozmik-ütopik trene atlayabilmek için tek bir fırsatı olacaktı. O mikroskobik anı sezip yakalayamazsa, attığı adımla rayların üstüne düşecek, demir vagonların altında kalıp ölecekti… Ama rüya görmek de bir algılama ve hatta bir düşünme biçimidir.

T-Soft E-Ticaret Sistemleriyle Hazırlanmıştır.