“Türkiye, salgın sürecinde çarpıcı bir şeyi yaşadı. Ülkenin bilim ve sağlık kadroları ve onlara her düzeyde yardımcı olan emekçiler bir bütünlük halinde itfaiyeci gibi çalıştılar. Bu bir siyasal karar mekanizmasının kuru ve maddi teşviklerle çalışan bürokrasisine benziyor mu? Benzemiyor. Bu, salgında oluşan emek örgütlenmesidir. Bir büyük “Sağlık Emekçileri Toplumu”dur.
Hekimlerden laboratuvar uzmanlarına, hemşirelere, hastabakıcılara, tanı ve bakımda çalışanlara, idari personele, taşıyıcı ve temizlikçilere, yemekhane çalışanlarına, şoförlere, güvenlikçilere, defindekilere, kısacası tümüne uzanan, tümünü tek ortak hedefte birleştiren bir topluluk. Birbirini tamamlayan bir emek zinciriyle oluşan kolektif çabanın insanları.” Cumhuriy
“Türkiye, salgın sürecinde çarpıcı bir şeyi yaşadı. Ülkenin bilim ve sağlık kadroları ve onlara her düzeyde yardımcı olan emekçiler bir bütünlük halinde itfaiyeci gibi çalıştılar. Bu bir siyasal karar mekanizmasının kuru ve maddi teşviklerle çalışan bürokrasisine benziyor mu? Benzemiyor. Bu, salgında oluşan emek örgütlenmesidir. Bir büyük “Sağlık Emekçileri Toplumu”dur.
Hekimlerden laboratuvar uzmanlarına, hemşirelere, hastabakıcılara, tanı ve bakımda çalışanlara, idari personele, taşıyıcı ve temizlikçilere, yemekhane çalışanlarına, şoförlere, güvenlikçilere, defindekilere, kısacası tümüne uzanan, tümünü tek ortak hedefte birleştiren bir topluluk. Birbirini tamamlayan bir emek zinciriyle oluşan kolektif çabanın insanları.” Cumhuriyet gazetesi doğru bir zamanlama ile, yaşadığımız günlerin gelecek için başlangıç olacağını vurgulayan diziyi yaptı; diziyi kitaplaştırdı.”
Prof. Dr. Bilsay Kuruç Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi