MICHAEL J. SULLIVAN’IN DESTANLAR ÇAĞI İLE BAŞLAYAN EPİK SERİSİ SAVAŞLAR ÇAĞI’YLA DEVAM EDİYOR.
İnsanoğlu ile bir zamanlar onları yöneten zalim tanrısal varlıklar arasındaki destansı savaş tüm yoğunluğuyla dünyayı kasıp kavuruyor. İnsanların kurduğu ittifak kırılgandı ve daha önce hiç olmadığı şekilde sınanıyordu. Persephone demir gibi iradesi ve merhametli kalbiyle insan klanlarının birbirine düşmesini engelliyordu. Kibirli Fhreyler liderleri Nyphron tarafından zar zor kontrol altında tutulurken, Nyphron da sevgisiz bir evlilikle kendi hain gündemini ilerletmeye çalışıyordu. Bu evlilik Pe
MICHAEL J. SULLIVAN’IN DESTANLAR ÇAĞI İLE BAŞLAYAN EPİK SERİSİ SAVAŞLAR ÇAĞI’YLA DEVAM EDİYOR.
İnsanoğlu ile bir zamanlar onları yöneten zalim tanrısal varlıklar arasındaki destansı savaş tüm yoğunluğuyla dünyayı kasıp kavuruyor. İnsanların kurduğu ittifak kırılgandı ve daha önce hiç olmadığı şekilde sınanıyordu. Persephone demir gibi iradesi ve merhametli kalbiyle insan klanlarının birbirine düşmesini engelliyordu. Kibirli Fhreyler liderleri Nyphron tarafından zar zor kontrol altında tutulurken, Nyphron da sevgisiz bir evlilikle kendi hain gündemini ilerletmeye çalışıyordu. Bu evlilik Persephone’nin en çok sevdiği kişinin ihanetiyle sonuçlanacaktı: Raithe, Tanrı Katili.
Fhrey lordları isyanı bastırmak için ordularını ve büyücülerini toplarken, sadakatler sorgulanacak ve yeni komplolar Persephone’nin başardığı her şeyin yok olması ihtimalini doğuracaktı. Umudun tükendiği o en karanlık zamanda, yeni kahramanlar yükselecekti ama... ama bunun bedeli ne olacaktı?