Osmanlı İmparatorluğu, tarihi boyunca kendisine tehdit ve tehlike olarak görmüş olduğu toplulukları Şeyhülislam otoritesinin yardımı ile “kâfir”, “zındık”, “mülhit”, “sapkın”, dinsiz”, “din düşmanı” şeklinde kategorize edip; Alevi, Bektaşi, Kızılbaş, Kalenderi, Haydari, Işık Taifesi, Bâtıni vb. toplulukları bir nevi kendi “meşrebince şeytanlaştırarak”, süreklilik arz edecek şekilde “taşlama” yolunu seçerek yok etmeye çalışmıştır.Hamdullah Çelebi, Şer’iyye Mahkemesinde on gün boyunca, canı hazırda bekleyen iki celladın teberi ucunda olmasına rağmen, önünde yar, arkasında Zülfikar düsturu ile hareket etmiştir. Şeriat Mahkemesine karşı kendisini, arkadaşlarını ve temsil etmiş olduğu topluluğu çok güçlü bir şekilde savunmasını bilmiştir.Elin
Osmanlı İmparatorluğu, tarihi boyunca kendisine tehdit ve tehlike olarak görmüş olduğu toplulukları Şeyhülislam otoritesinin yardımı ile “kâfir”, “zındık”, “mülhit”, “sapkın”, dinsiz”, “din düşmanı” şeklinde kategorize edip; Alevi, Bektaşi, Kızılbaş, Kalenderi, Haydari, Işık Taifesi, Bâtıni vb. toplulukları bir nevi kendi “meşrebince şeytanlaştırarak”, süreklilik arz edecek şekilde “taşlama” yolunu seçerek yok etmeye çalışmıştır.Hamdullah Çelebi, Şer’iyye Mahkemesinde on gün boyunca, canı hazırda bekleyen iki celladın teberi ucunda olmasına rağmen, önünde yar, arkasında Zülfikar düsturu ile hareket etmiştir. Şeriat Mahkemesine karşı kendisini, arkadaşlarını ve temsil etmiş olduğu topluluğu çok güçlü bir şekilde savunmasını bilmiştir.Elinizde bulunan bu eserde el yazmalarının olması önemlidir. Böylece eser, bilimsel araştırmaların önünü açacak ve birçok gerçekler ortaya çıkacaktır.
Hünkar Hacı Bektaş Veli Dergahı Postnişini Veliyettin Ulusoy