Menü
Hesabım
Şifremi Unuttum
Kayıt Ol

Sessizlik

ISBN : 9786050955255
Stokta Var Stokta Var
190,00 TL
191,90 TL
Öne Çıkan Bilgiler:

Engin Akyürek’in Sessizlik adlı öykü kitabı okuru; insanların birbirlerini gözünün içine bakarak tanıdığı, konuşarak dokunduğu, dertleşerek anlaştığı yıllara götürüyor. Çocukların hala çocuk olduğu, boş arazi görünce topu alıp koştuğu, komşuların teklifsizce birbirlerinin kapısını çaldığı, bayramların hep birlikte kutlandığı, mutlulukların acıların paylaşıldığı… Aşkların like’lara kurban gitmediği, sessizliğin ayrılık anlamına geldiğinin bilindiği yıllara.

Arsızlığı aramızdaki ilişkinin zamansal yolculuğuyla ilgili değildi. Arsız olduğu zamanlar gözlerini bana diker, benimle dalgasını geçip kedilik görevlerini asla yerine getirmezdi. Kedinin görevleri mi olur, demeyin. Hani kendini iki sevdirir, yalandan mauvv der, oyun icabı da ol

Tür : Yerli Edebiyat
Sayfa Sayısı : 200
Cilt Tipi : Ciltsiz
Yayın Tarihi : 1/2019
Boyut : 14.0 x 20.0
Kağıt Tipi : 2. Hamur
ISBN Numarası : 9786050955255
Dil : Türkçe
Daha Fazla Doğan Kitap
Daha Fazla Türk Roman
Marka Adı: Doğan Kitap
Beğen
20.06.2025 tarihine kadar kargoda

Tükendi

Gelince Haber Ver
Listeye Ekle
Tavsiye Et Tavsiye Et
Yorum Yap Yorum Yap
Fiyat Alarmı Fiyat Alarmı

Engin Akyürek’in Sessizlik adlı öykü kitabı okuru; insanların birbirlerini gözünün içine bakarak tanıdığı, konuşarak dokunduğu, dertleşerek anlaştığı yıllara götürüyor. Çocukların hala çocuk olduğu, boş arazi görünce topu alıp koştuğu, komşuların teklifsizce birbirlerinin kapısını çaldığı, bayramların hep birlikte kutlandığı, mutlulukların acıların paylaşıldığı… Aşkların like’lara kurban gitmediği, sessizliğin ayrılık anlamına geldiğinin bilindiği yıllara.

Arsızlığı aramızdaki ilişkinin zamansal yolculuğuyla ilgili değildi. Arsız olduğu zamanlar gözlerini bana diker, benimle dalgasını geçip kedilik görevlerini asla yerine getirmezdi. Kedinin görevleri mi olur, demeyin. Hani kendini iki sevdirir, yalandan mauvv der, oyun icabı da olsa suçluluk duygusu yaratır ya, ondan diyorum...

Dünyanın en güzel aşk sahnesini çekiyorduk. Kolumdaki hesap makineli saatime bakarak “Pardon! Saatiniz kaç?” demişti. Saatim 8.15’i gösteriyordu. Zamanın çeyrekliğinin bir lüzumu yoktu. Yirmi geçelerde inecekti zaten. Sesini içimin kayıt cihazı hafızasına almıştı. Bütün seslerde artık onunda notası olacaktı.

Elimdeki kömür parçalarına bakıp kardan adamımla konuşur gibi: “Anne iyi adamlar hep güzel mi gülerler?”

“Nerden çıktı şimdi bu, kim söyledi bunu sana?”

“Kim söyleyecek: Kardan adamım.”

T-Soft E-Ticaret Sistemleriyle Hazırlanmıştır.