Uluslararası ilişkiler konusunda çok sayıda yayınlanmış makaleleri ile 8 kitabı bulunan, yurt içinde ve yurt dışında çeşitli önemli görevler üstlenmiş olan deneyimli diplomat Emekli Büyükelçi Numan Hazar bu kitabında Rusya’nın (ya da Sovyetler Birliği’nin) tarih süreci içerisinde oluşturduğu Türkiye’ye yönelik tehdide değiniyor. Türkiye-SSCB ilişkileri açısından zaman zaman yakın dostluk ilişkilerinin de yaşandığı Sovyet dönemini Rusya tarihi içerisinde bir parantez olarak görüyor. Atatürk, İnönü ve Saracoğlu ile Bayar ve Menderes dâhil tüm Türk devlet adamlarının genellikle ‘
Uluslararası ilişkiler konusunda çok sayıda yayınlanmış makaleleri ile 8 kitabı bulunan, yurt içinde ve yurt dışında çeşitli önemli görevler üstlenmiş olan deneyimli diplomat Emekli Büyükelçi Numan Hazar bu kitabında Rusya’nın (ya da Sovyetler Birliği’nin) tarih süreci içerisinde oluşturduğu Türkiye’ye yönelik tehdide değiniyor. Türkiye-SSCB ilişkileri açısından zaman zaman yakın dostluk ilişkilerinin de yaşandığı Sovyet dönemini Rusya tarihi içerisinde bir parantez olarak görüyor. Atatürk, İnönü ve Saracoğlu ile Bayar ve Menderes dâhil tüm Türk devlet adamlarının genellikle ‘’Sovyet Rusya’’ deyimini kullanmalarının onların gerçek bir tarih bilincine sahip olduklarını gösterdiğini vurguluyor. İkinci Dünya Savaşı ertesinde SSCB’nin Türkiye’den toprak ve Boğazlarda üs taleplerini arşiv bilgileri çerçevesinde açığa kavuşturuyor. Sovyet tehdidinin Türk dış politikasını aşırı Batı yanlısı bir tutuma sürüklediğini açıklıyor. Dış politika alanında Türkiye’de çeşitli alanlarda ‘’maksatlı ya da sebepsiz’’ bir bilgi kirliliği mevcut olduğunu açıklıyor. Rusya-Ukrayna savaşı ile Rusya Federasyonunun son dönemlerde izlediği politikalar birlikte değerlendirildiğinde kitap Türk kamuoyu açısından ilginç bilgiler içermektedir.