Menü
Hesabım
Şifremi Unuttum
Kayıt Ol

Sultan Abdülhamid

ISBN : 9786254497476
Stokta Var Stokta Var
125,00 TL
72,50 TL
Öne Çıkan Bilgiler:

Osmanlı’nın son güçlü padişahı olan Sultan Abdülhamid, tarihçiler camiasında ve kamuoyunda genellikle ya kutsallaştırılıp bir saadet devri hükümdarı, “Ulu Hakan” olarak görülmekte ya da hakaret yağdırılan bir nefret objesine, “Kızıl Sultan”a dönüştürülmektedir. Böyle bir ifrat ve tefritçi yaklaşımdan uzak durarak kaleme aldığı bu çalışmasında Hüseyin Çelik, “Sultan Abdülhamid meselesi”ni çeşitli sorular ve cevaplar eşliğinde, tarihsel bilgi ve belgelere dayanarak ama ayrıntılara da boğulmadan, yalın bir dil ve üslûpla tasvir etmeye girişiyor. Abdülhamid’in doğrular

Tür : Tarih
Sayfa Sayısı : 208
Cilt Tipi : Ciltsiz
Yayın Tarihi : 2/2023
Boyut : 13.5 x 19.5
Hamur Tipi : 2. Hamur
ISBN Numarası : 9786254497476
Daha Fazla Alfa Yayınları
Daha Fazla Tarih
Marka Adı: Alfa Yayınları
Beğen
20.11.2024 tarihine kadar kargoda

Tükendi

Gelince Haber Ver
Listeye Ekle
Tavsiye Et Tavsiye Et
Yorum Yap Yorum Yap
Fiyat Alarmı Fiyat Alarmı

Osmanlı’nın son güçlü padişahı olan Sultan Abdülhamid, tarihçiler camiasında ve kamuoyunda genellikle ya kutsallaştırılıp bir saadet devri hükümdarı, “Ulu Hakan” olarak görülmekte ya da hakaret yağdırılan bir nefret objesine, “Kızıl Sultan”a dönüştürülmektedir. Böyle bir ifrat ve tefritçi yaklaşımdan uzak durarak kaleme aldığı bu çalışmasında Hüseyin Çelik, “Sultan Abdülhamid meselesi”ni çeşitli sorular ve cevaplar eşliğinde, tarihsel bilgi ve belgelere dayanarak ama ayrıntılara da boğulmadan, yalın bir dil ve üslûpla tasvir etmeye girişiyor. Abdülhamid’in doğrularını da yanlışlarını da bilmek isteyenler için tam bir kılavuz.

 

“Tarih okumak, araba süren bir kişinin arada bir, ihtiyaç oldukça dikiz aynasına bakması gibidir. Unutmayalım ki, ön cam dikiz aynasının yüz katı büyüklüğündedir. Ön cama bakıp araba sürmesi gereken bir sürücü, sürekli dikiz aynasına bakarsa arabayı ya duvara ya da bir kayaya bindirir. Bilinmelidir ki günümüzün zayıflık ve eksikliğini geçmiş süslemeleriyle telafi edemeyiz. Hayallerini, hatıralarının önüne geçiremeyen kişiler veya toplumlar gerçek anlamda başarı hikâyeleri yazamazlar.”

 

“İşin özü mazi düşmanlığı, tarih ve ecdat düşmanlığı ne kadar hastalıklı bir ruh hali ise ‘maziperestlik,’ yani geçmişimizde, tarihte ne varsa bunları kutsama yaklaşımı da o kadar hastalıklı bir ruhun tezahürüdür.”

T-Soft E-Ticaret Sistemleriyle Hazırlanmıştır.