Sürgünün 80. Yılında Ahıska Türkleri: tarihi gerçekler ve süregelen mücadele başlıklı eser, 1944 sürgününden günümüze kadar devam edegelen bir mücadeleye ışık tutmaktadır. Tarih sahnesinde birçok trajik sürgün ve baskılara maruz kalan bir toplumun gurbette yaşattıkları duygu ve düşüncelerine tercüman olmaktadır. Çoğunlukla dokuz ülkede yaşam mücadelesi veren Ahıska Türklerinin tarihi, siyasi, hukuki, edebi ve sosyo-kültürel sorunlarını derinlemesine ele almaktadır. Sürgünün üzerinden seksen yıl geçmesine rağmen Ahıska Türklerinin haklarının iad
Sürgünün 80. Yılında Ahıska Türkleri: tarihi gerçekler ve süregelen mücadele başlıklı eser, 1944 sürgününden günümüze kadar devam edegelen bir mücadeleye ışık tutmaktadır. Tarih sahnesinde birçok trajik sürgün ve baskılara maruz kalan bir toplumun gurbette yaşattıkları duygu ve düşüncelerine tercüman olmaktadır. Çoğunlukla dokuz ülkede yaşam mücadelesi veren Ahıska Türklerinin tarihi, siyasi, hukuki, edebi ve sosyo-kültürel sorunlarını derinlemesine ele almaktadır. Sürgünün üzerinden seksen yıl geçmesine rağmen Ahıska Türklerinin haklarının iadesi hale tazeliğini korumaktadır. Nitekim içinde bulunduğumuz 2024 yılında konunun birinci muhatabı Gürcistan Dışişleri Bakanı Sayın Ilia DARCHİASHVİLİ Türkiye'ye resmi ziyarette (15 Şubat 2024) bulunmuş ve Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan FİDAN’la birlikte Ahıska Türklerinin sürgününün sekseninci yılına dair bir demeç vermiştir. Fidan, Ahıska Türklerinin Gürcistan’a geri dönüşleri konusunda Gürcistan’dan beklenen desteği bir kez daha vurgulamış, Gürcistan tarafı ise yasal düzenlemeler ve yapıcı tutumlarını dile getirmiştir. Bu durum bize sorunun çözümünün başta Gürcistan olmak üzere Ahıskalı Türklerin yaşadığı diğer sekiz ülkenin ilgili makamlarını da yakından ilgilendirdiğini göstermektedir. Aynı zamanda Gürcistan’ı ve Ahıska Türklerini temsil eden sivil toplum kuruluşlarını, akademisyenleri, okurları ve iş adamlarını yakından ilgilendirmektedir. Bu bağlamda eserde ele alınan konular sorunun önemine dikkat çekerken yapılan analizler ve yorumlar ilgili makam ve akademi dünyasına sorumluluklarını hatırlatma niteliğindedir.