Osmanlı İmparotorluğu’nun son dönemi hakkında yapılan önemli çalışmaların başında, tarihin belgelere dayanılarak yazılması kuralının ciddî takipçisi olan ve arşivlerde uzun yıllar çalışıp onbinlerce belgeyi elden geçiren Prof. Dr. Vahdettin Engin’in bu belgelere dayanarak kaleme aldığı eserleri gelir.
Seçkin bir tarihçi olan Prof. Engin, birçok kitabında şimdiye kadar ciddî şekilde incelenmemeleri sebebiyle bilinmezlik bulutuna bürünmüş ve hayalî biçimde efsaneleşmiş birçok önemli hadisenin gerçek yönünü ortaya çıkartmıştır. Vahdettin Engin’in özellikle de Sultan Abdü
Osmanlı İmparotorluğu’nun son dönemi hakkında yapılan önemli çalışmaların başında, tarihin belgelere dayanılarak yazılması kuralının ciddî takipçisi olan ve arşivlerde uzun yıllar çalışıp onbinlerce belgeyi elden geçiren Prof. Dr. Vahdettin Engin’in bu belgelere dayanarak kaleme aldığı eserleri gelir.
Seçkin bir tarihçi olan Prof. Engin, birçok kitabında şimdiye kadar ciddî şekilde incelenmemeleri sebebiyle bilinmezlik bulutuna bürünmüş ve hayalî biçimde efsaneleşmiş birçok önemli hadisenin gerçek yönünü ortaya çıkartmıştır. Vahdettin Engin’in özellikle de Sultan Abdülhamid dönemi Filistin’i ile ilgili araştırmaları ve bu alanda yaptığı yayınlar Ortadoğu’nun 20. yüzyıl sonrası tarihinin yeniden tartışılmasını gerektirecek derecede önem taşımaktadır.
Bilim dünyası, konusuna hâkim ciddî bir tarihçi olan Prof. Vahdettin Engin’den şimdiye kadar ortaya koyduğu çalışmalar âyarında yeni ve önemli eserler beklemektedir.
Murat Bardakçı
Vahdettin Engin dendiğinde akla ilk II. Abdülhamid ve devri hakkında tamamen arşiv kaynaklarına dayalı yaptığı önemli araştırmalar gelir. Hocamız ömrünü geçirdiği Osmanlı Arşivi’nde bulduğu belgelerle Filistin’e Yahudi göçü ve II. Abdülhamid-Theodore Herzl görüşmesinin yıllardan beri anlatıldığı gibi olmadığını ortaya çıkarıp, yanlış bilinen bir efsaneyi yıkmıştır.
Erhan Afyoncu