Bu Kitap, Batı ve Doğu Roma’nın yıkılışından sonra Roma’nın varisi olarak ortaya çıkan “Üçüncü Roma”nın tarihi hikayesidir. Günümüzde Osmanlı İmparatorluğu olarak bilinen “Devlet-i Aliyye-Yüce/Ulu Devlet” Müslüman Roma olarak gelişmiş ve egemen olmuştur. Osmanlı’nın en önemli padişahı olan İstanbul’u fethedip Doğu Roma/Bizans’ı tarihe gömen Fatih Sultan Mehmet bu yüzden kendisini “Kayzer-i Rum-Roma Sezar-ı” ilan etmiştir.
Osmanlı ile paralel şekilde Papa’nın da desteğiyle “Kutsal Roma Cermen İmparatorluğu” da kendisini “Üçünc&
Bu Kitap, Batı ve Doğu Roma’nın yıkılışından sonra Roma’nın varisi olarak ortaya çıkan “Üçüncü Roma”nın tarihi hikayesidir. Günümüzde Osmanlı İmparatorluğu olarak bilinen “Devlet-i Aliyye-Yüce/Ulu Devlet” Müslüman Roma olarak gelişmiş ve egemen olmuştur. Osmanlı’nın en önemli padişahı olan İstanbul’u fethedip Doğu Roma/Bizans’ı tarihe gömen Fatih Sultan Mehmet bu yüzden kendisini “Kayzer-i Rum-Roma Sezar-ı” ilan etmiştir.
Osmanlı ile paralel şekilde Papa’nın da desteğiyle “Kutsal Roma Cermen İmparatorluğu” da kendisini “Üçüncü Roma” olarak ilan etmiş ve etkin şekilde Osmanlı Türkleriyle mücadeleye başlamıştır.
Ortodoks olduğu için kendisini Bizans’ın varisi olarak gören Rus Çarlığı da Türkler ve Cermenlere karşı kendisinin asıl “Üçüncü Roma” olduğunu ilan etmiştir. Türkler ve Cermenlerle savaşmaya başlamıştır.
Türk, Cermen ve Slavlar arasındaki bu mücadele Birinci Dünya Savaşına kadar devam etmiştir. “Üçüncü Roma” kitabını bu tarihsel süreci ve perde arkasında mücadele eden güçleri belgeler ışığında değerlendirmektedir.