Bir ulusun tarihi yeniden yazılıyor...
Diskdünya serisinin yaratıcısı Sör Terry Pratchett'ın külliyatında apayrı bir yerde duran Ulus'un Delidolu tarafından gözden geçirilmiş bu yeni baskısı, rafine bir mizah anlayışıyla yoğrulmuş derinlikli bir toplumsal yergi.
Yazarın “Yazdığım yazacağım en iyi kitap!” sözleriyle ifade ettiği roman, bir adanın yıkımından sonra tekrardan inşasına ve bireylerin bu süreçteki rolüne dair fantazyayı gerçeklikle yarıştıran büyüleyici bir anlatı ortaya koyuyor.
New York Times'ın “Bir yandan y&uu
Bir ulusun tarihi yeniden yazılıyor...
Diskdünya serisinin yaratıcısı Sör Terry Pratchett'ın külliyatında apayrı bir yerde duran Ulus'un Delidolu tarafından gözden geçirilmiş bu yeni baskısı, rafine bir mizah anlayışıyla yoğrulmuş derinlikli bir toplumsal yergi.
Yazarın “Yazdığım yazacağım en iyi kitap!” sözleriyle ifade ettiği roman, bir adanın yıkımından sonra tekrardan inşasına ve bireylerin bu süreçteki rolüne dair fantazyayı gerçeklikle yarıştıran büyüleyici bir anlatı ortaya koyuyor.
New York Times'ın “Bir yandan yürek burkarken, diğer yandan umut vadeden harikulade bir hikâye” şeklinde övdüğü eser, insanın doğa ile ilişkisini ele alırken karakterlerin kendi iç dünyalarında kopan fırtınaları da keskin bir gözlem gücüyle yansıtıyor.
“Korkularımız bile bize kendimizi daha önemli hissettiriyor, çünkü önemli olmayabileceğimizden ölesiye korkuyoruz. Bedenim korkak, ama ben korkmuyorum. Ben asla, hiçbir şeyden korkmayacağım artık.”
Dünyayı tersyüz eden dev dalga geldiğinde, Mau kendi adasına dönmek üzereydi. Döndü de. Fakat orada bulduğu şey, hiçlikten başka bir şey olmadı. Artık ne ailesi, ne arkadaşları, ne geçmiş ve geleceği ne de Ulus vardı. Adada şimdi bir tek Mau kalmıştı.
Bir o, bir de kaderin öteki kurbanı Daphne...
Tanıdığı ve sevdiği herkesi ardında bırakmak zorunda kalan bir gencin tarihi sil baştan yazma ve bir ulusu küllerinden yeniden diriltme çabasını sayfalarına taşıyan bu sürükleyici serüven, geçmişle yüzleşmeden yeni bir gelecek kurulamayacağını hatırlatan, destansı bir edebiyat şöleni.
Delilikle dahiliği kesiştiren müthiş kurgusuyla parmak ısırtan Ulus, akıllardan -ve kalplerden- uzun süre çıkmayacak bir hayatta kalma, büyüme ve tanrılarla mücadele öyküsü.